Yaşam
Kuzey Kore sokaklarında dilenmekten, K-pop yıldızlığına uzanan Yu Hyuk
Kuzey Koreli üyeleri olan birinci K-pop kümesi önümüzdeki aylarda birinci kere sahnelere çıkacak ve bir vakitler Kuzey Kore sokaklarında dilenen bir genç, K-pop idolü olma fırsatı yakalayacak.
Yu Hyuk, 9 yaşında Kuzey Kore’de sokaklarda dilenmeye başladığında hayatın zalim tarafını erken öğrendi.
Bir kezinde, bir metro durağında bir sefer tası buldu. İçinde bir kaşık bozuk pilav vardı. Biraz tat katsın diye üzerine sirke ve kabartma tozu döktü. Sefer tasının sahibi geri döndüğündeyse yakalandı ve dayak yedi.
Hyuk, çalmanın yanlış olduğunu bildiğini fakat açlıktan ölmek üzere olduğunu söylüyor. Bu cins yasadışı davranışlar Kuzey Kore halkının bir kısmı için “günlük hayatın bir modülü.”
Hyuk’un ömrü hayatta kalma uğraşıyla öylesine doluydu ki, hayallere yer yoktu. 24 yaşındaki Kuzey Koreli bir gencin, birinci kere Kuzey Koreli üyeleri bulunan bir K-pop kümesinin modülü olması hala gerçeküstü bir şey.
Hyuk dışında, Kim Seok da Kuzey Koreli. Daha evvel SB Boyz diye bilinen 1VERSE kümesinin başka üyeleri olan Aito bir Japon, Kenny ise Çinli-Amerikalı.
Dörtlünün en küçüğü Aito “Başta biraz korkuyordum zira Kuzey Kore’nin Japonya ile düşmanca alakaları var. Ben de Kuzey Korelilerin fecî olacağını düşünüyordum fakat o denli değilmiş” diyor.
Grup, önümüzdeki aylarda ABD müzikseverlerine tanıtılacak.
KUZEY KORE’DE K-POP
Hyuk ve Seok’un ikisi de Kuzey Koreli olsa a farklı çevrelerden geliyorlar. Seok’un ailesinin maddi durumu daha düzgündü ve Çin hududu yakınlarında yaşıyorlardı. Hasebiyle, kaçak sokulan hafıza kartları sayesinde K-pop ve Kore dizilerine aşinaydı.
Hyuk içinse müzik bir lükstü. Kuzeyde yaşadığı periyot hiç K-pop duymamıştı ve Güney Kore’den getirilen müzik ve dizileri izlemeye verilen ağır cezaları düzgün biliyordu.
“K-pop dinlediği için cezalandırılan hiç kimseyi bilmiyordum ancak bir Güney Kore dizisi izledikleri için köylerinden kovulan bir aileyi duymuştum” diyor.
Kuzey Kore lideri Kim Jong-un Güney’deki kültürün sızmasına karşı eforlarını ağırlaştırıyor. 2020’den bu yana bu tıp içeriklerin tüketimi ve dağıtımı idam cezası ile cezalandırılabiliyor.
BBC Korece Servisi
Hyuk, K-pop’u hakikaten birinci olarak Güney’e geçtiğinde dinledi. Onun üzere insanların K-pop yıldızlarının ömürlerine asla ulaşamayacağını söylüyor. Hyuk için, Güney Kore’deki hayata ahenk sağlamak da sıkıntı oldu.
Başta Güney Kore’ye kaçmak istemedi. Zira annesi o dört yaşındayken kaçtıktan sonra kendisini büyüten babası ve büyükannesi arkasında bırakmak demekti bu. Annesi ikinci sefer bir aracı gönderdiğinde, babası onu gitmesi için ikna eti. Güney Kore’ye ulaşması aylar sürdü ve birkaç ülkeyi dolaşması gerekti.
Hyuk, sık sık tartışmaları nedeniyle annesiyle yalnızca bir yıl kadar yaşadı. Bugün ilgileri hala problemli. Öteki küme üyeleriyle birlikte yatakhaneye çıkana kadar kendi başına yaşıyordu.
Kendisine “Yalnızların en yalnızı” diyor. Artık bu yazdığı “Sıradan İnsan” isimli rap müziğinin kelamlarından.
Güney’e kaçmadan evvel ilkokulu bitirmediğinden, Hyuk için Güney Kore’nin çok rekabetçi eğitim sistemine ahenk sağlamak da sıkıntı oldu.
Zorluklara rağmen, yazmakta huzur buldu. Kuzey Kore’deki eski ömründen bahsettiği kısa şiirlerle yazıya başladı.
“Neler yaşadığımı açıkça paylaşamıyordum ancak hala bunların kapalı bir kaydını tutmak istiyordum.” diyor.
Hyuk başta, öyküsünü kimsenin anlayamayacağını ve saklaması gerektiğini düşündü. Lakin lisenin birinci yılında müzik kulübüne girdikten sonra, öğretmeni ve arkadaşları yazdıklarını daha çok beşerle paylaşmasını teşvik etti.
“Bana insanların sahiden öykülerimle ve acımla bağ kurabildiğini söylediler.” diye hatırlıyor.
Hyuk 17 yaşında itibaren yarı vakitli olarak restoranlarda ve fabrikalarda çalışmaya başladı. Ağır hayatına rağmen, akıllı cep telefonuyla rap şarkısı sözleri yazacak vakit buldu. Sıkıntı ve yalnız hayatından, babasına olan derin sevgisinden bahsediyordu.
2018’de televizyondaki bir eğitim programına katılmıştı. Geçmişi ve rap yeteneği Singing Beetle’ın CEO’su Cho Michelle’in dikkatini çekmişti.
Hyuk “Michelle’e bir yıl kadar hiç güvenemedim zira beni aldattığını düşünüyordum” diyor.
Kuşkulu davranmıştı, zira Kuzey Kore’den kaçanlar Güney Kore toplumunu az bildikleri için sık sık dolandırıcılıklarda gaye alınıyordu. Lakin vakitle Cho’nun “çok fazla vakit ve para yatırdığını” fark edip, ilgisinin gerçek olduğunu anladı.
BOŞ TUVAL
Küçük yaşlardan bu yana müzik ve dansla iç içe olan Aito ve Kenny’nin bilakis, Hyuk ve Seok tam manasıyla başlangıç seviyesindeydiler.
K-pop eğitim sisteminin büyük talepleriyle başa çıkmakta zorlandılar. Hyuk için en zoru da, kararlarını kendisi vermeye alışkın olduğundan önüne koyulan sıkı çalışma rutinine ayak uydurmaktı.
Cho ve öteki eğitimciler şimdiye dek bu ikisi üzere öğrencilerle karşılaşmadıklarını kabul ediyor. Cho “Boş tuval üzereydiler, pop kültürü hakkında ne ufak bir fikirleri yoktu” diyor.
Ancak “fiziksel zorluklara katlanma kabiliyetleri” neredeyse 10 yıldır K-pop sanayisinin içinde bulunan Cho’yu çok etkiledi. Saatler süren dans çalışmalarında o kadar kararlıydılar ki, Cho bile “fazla ileri gittiklerini” düşündü.
Eğitimde, müzik ve dans dersleri dışında, medya söyleşilerine hazırlanmaları için görgü ve konuşma kuralları da öğretiliyodu.
Cho “Sorgulamaya ve fikirlerini söz emeye alışkın olmadıklarını düşünüyorum. Başta eğitmenler niyetlerinin ardındaki fikirleri soruyordu. Aldıkları tek cevapsa ‘Çünkü geçen sefer o denli söylemişti’ oldu” diyor.
Ancak üç yıldan uzun mühlet sonra Hyuk kayda kıymet bir gelişme gösterdi.
Cho gülümseyerek “Şimdi Hyuk çok şeyi sorguluyor. Örneğin bir şey yapmasını istediğimde ‘Niye? Neden gerekiyor?’ diye soruyor. Bazen ben de yaptığımdan pişman oluyorum” diyor.
FARKLILIKLARI GİDERMEK
Hyuk, Kuzey Koreliler müziklerini dinlediğinde ne hissedeceğini bilmediğini söylüyor.
Dongguk Üniverstesi Kuzey Kore Araştırmaları Enstitüsü’nden müzik ve medya uzmanı akademisyen Ha Seung-hee 1VERSE başarılı olursa, bunun Kuzey Kore’de bir “olay” olabileceğini belirtiyor.
Ancak güvenlik korkuları evvel geliyor. Hyuk, Kuzey Kore’yi açıkça eleştirmek istemiyor. Bu nedenle söyleşilerinde memleketinden “üst taraf” diye bahsediyor ve Kim Jong-un’un ismini anmaktan kaçınıyor.
“Dürüst olmak gerekirse, Kuzey Kore etiketi olmadan, bir K-pop idolü adayı olarak görülmek istiyorum” diyor.
Ancak Hyuk tekrar de Kuzey Kore’den kaçanlar topluluğuna karşı sorumluluk hissediyor. Bilhassa de artan sayıda kaçan gencin artık kimliklerini açıklamak istemediği bir ortamda.
Asimilasyonun öbür yolları olduğunu da göstermek istiyor.
“Kaçan birden fazla kişi, kendileri ve K-pop idolleri ortasında kapanmaz bir uçurum olduğunu düşünüyor. Yani ben başarırsam, kaçanlar daha büyük hayaller de kurabilirler. Bu yüzden elimden geleni yapıyorum.”