Muğla’nın Menteşe ilçesinde 27 Ağustos’ta boşanma kademesindeki eşi Senem Kıvrık’ı bıçaklayarak öldürdükten sonra kaçan Muhittin Kıvrık ormanlık alanda yakalanarak gözaltına alınmış, adliyeye sevk edilmesinin akabinde tutuklanmıştı. 27 Ağustos’ta ise bayanlar, Kıvrık cinayetini protesto etmek için Sınırsızlık Meydanı’nda bir ortaya gelerek, “Acımız da büyük, İsyanımız da. Hesap vereceksiniz” yazılı pankartı açmış ve basın açıklaması yapmıştı. Bayanlar daha sonra slogan atarak Muğla Adliyesi’ne yürümüştü.
Aralarında Muğla Barosu Bayan Hakları Komitesi Lideri Avukat Alev Öztürk, Karya Bayan Derneği Lideri Dilek Bulut ve Eğitim-Sen Muğla Şube Başkanı Nilüfer Enginsu’nun da yer aldığı 8 bayana, ‘2911 sayılı Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanununa Muhalefetten’ Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma açıldı.
Bugün 7 bayan karakolda tabir vermeye gitti. Avukat Alev Öztürk ise soruşturmanın adapsız olduğu gerekçesiyle söz vermedi.
“TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Muğla Baro Başkanı Levent Akgün de bayanlara dayanak verdi. Akgün, “Bu elim olay sonrasında ortalarında baromuz üyesi meslektaşlarımızın da bulunduğu bayanların, yaşanan bayan cinayetlerine reaksiyon göstermek gayesiyle düzenledikleri bir hareket sonrasında, baromuz Bayan Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu Sözcüsü Av. Alev Öztürk ve STK temsilcilerinden oluşan bayanlar hakkında 2911 sayılı yasaya muhalefet ettikleri tezi ile bir soruşturma başlatılmıştır. Bugün, sözü alınacak olan arkadaşlara dayanak olmak ve hukuksal süreçte yardımcı olmak ismine Muğla Barosu olarak burada buluyoruz. Anayasal bir hak olan şov ve yürüyüş hakkını kullanan bayanlar hakkında yasal süreç başlatılması tüzel manada kabul edilemez. Süreci yakından takip edeceğiz. Şiddetin her türlüsüne karşı olan Muğla Barosu olarak artık bayana yönelik şiddet hareketlerinin son bulmasını, bu hususta caydırıcı yasal önlemlerin bir an evvel alınmasını istiyoruz. Bu hususta çaba etmeye devam edeceğimizi kamuoyuna duyururuz” diye konuştu.
Avukat Alev Öztürk ise “Ben Muğla Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı ve üyesi olarak baronun görevlendirmesiyle bayan ve avukat kimliğiyle bu eylemde ve yürüyüşte bulundum. Dün ben ve 7 bayan arkadaşımız hakkımızda soruşturma başlatıldığı ve tabir alınacağı bilgisi verildi. Sırasıyla sözlerimizi verdik. Her gün 3 bayanın öldürüldüğü ülkede o acıya, öfkeye ses çıkaran bayanlar hakkında yasal süreç başlatmak trajikomik ve çok acı. Ben avukat kimliğimle orada bulunmuş olmam sebebiyle hakkımdaki soruşturmayı avukatlık kanunu gereği lakin Adalet Bakanlığı’nın özel müsaadesi doğrultusunda direkt cumhuriyet savcısının yürütmesi gerekirdi fakat benim hakkımda da yakalama buyruğu çıkartılıp direkt güvenlik şubeden sözüm için çağırdılar. Ben bu soruşturmanın yöntemsiz olduğunu söyledim ve tabirimi vermedim. Türel sürecin takipçisi olacağız” sözlerini kullandı.
Karya Kadın Derneği Başkanı Dilek Bulut da “Yaptığımız barışçıl protestonun bu formda güvenlik şubeye çağırılarak sözümüzün alınması Türkiye gerçeği açısından çok acı. Susmuyoruz, korkmuyoruz ve itaat etmiyoruz” dedi.
