İYİ Parti önderi Dervişoğlu: ‘Mansur Yavaş’ın adaylığıyla ilgili İYİ Parti’nin hiçbir görüşmesi yoktur’

Ankara’da gazetecilerin sorularını yanıtlayan İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu, siyaseti “partilerden çok bireyler üzerinden formlandığı bir sistem” olmaktan çıkarmak istediklerini söyledi.

‘ERKEN SEÇİM VADEYE ÇEK KESER ÜZERE TALEP EDİLMEZ’

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, 2025’de erken seçim davetinin anımsatılması üzerine Dervişoğlu, “Erken seçim vadeye çek keser üzere talep edilmez” dedi.

Anayasa’ya nazaran seçimin vaktinde yapılması halinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar aday olamayacağına dikkat çeken Dervişoğlu, Meclis’in erken seçim kararı alması halinde yine adaylığının yolunun açıldığını söyledi.

Dervişoğlu, Özel’in, “Erdoğan’ı yenerek göndermek istiyoruz” diye başlattığı tartışmanın, “Başka bir sebeple bu anayasanın gerisinin dolanılabileceğini gösteren bir işaret” olduğunu vurguladı.

İYİ Parti olarak Erdoğan’ın aday olmamasını savunduklarını anlatan Dervişoğlu, “Türkiye o denli bir ülke ki, bu ülkenin kaygısına 10 yıl katlanan biri, zati sıhhatini kaybeder. Esasen Sayın Cumhurbaşkanı’nın da çok sağlıklı olduğunu söyleyebilmek mümkün değil” dedi ve ekledi:

“Ben siyasetin bir arena olduğunu biliyorum. Fakat siyasetçiler gladyatör değildir. Münasebetiyle düello üslubuyla siyaset yapmanın, ‘onu yenerek göndereceğim’ demenin çok yerinde olduğu kanaatini taşımıyorum.

“Yani erken seçim kararı alıınırsa, Erdoğan bir kez daha aday olabiliyor. Özgür Bey’in söylediklerinden hareketle de o denli anlaşılan odur ki, TBMM’de erken seçimi iktidarın iradesiyle temin edecek çalışmalar da başlatılıyor.”

Dervişoğlu, partisinin cumhurbaşkanı adayının kim olacağına ait soru üzerine de “Daha maça çok var” karşılığını verdi.

‘YAVAŞ’IN ADAYLIĞI’: ANGAJMANIMIZ DA GÖRÜŞMEMİZ DE YOKTUR

Dervişoğlu’na, Mansur Yavaş’ın CHP’den aday gösterilmemesi halinde, partisinin aday gösterip göstermeyeceği sorusu da yöneltildi.

Siyasi partilerin içindeki adaylık yarışına bağlı olarak yol haritası belirlemeyeceklerine dikkat çeken Dervişoğlu, “İYİ Parti’nin bu hususla ilgili hiçbir angajmanı, hiçbir görüşmesi de yoktur” sözlerini kullandı.

Yeni anayasa tartışmalarına ait de değerlendirmelerde bulunan İYİ Parti Genel Lideri, anasanın bir çok hususunun aslında değiştirildiğini anımsattı. Dervişoğlu şunları söyledi:

“Bu anayasanın içinde sayın Cumhurbaşkanı’nın ve hükümetin isteğini yapmasına mani olacak ne var da ısrarla bu anayasa tartışmaları gündeme geliyor? Biz, tek adamlığa evrileceğini varsayarak, kaygılarımızı başlangıçta tabir ettiğimiz bu rejimi tahkim edecek, tek adamı güçlendirecek hiçbir anayasa değişikliği üzerinde müsbet bir tutum koymayız. Bu bahisteki kararlılığımız da nettir.”

‘PARLAMENTER SİSTEM VE YARI BAŞKANLIK TEKLİFLERİNİ YETKİLİ KONSEYLERDE DEĞERLENDİRİRİZ’

Dervişoğlu, yeni anayasa masasına oturmak için şartlarını şöyle açıkladı:

“Ama derlerse ki biz Türkiye’nin geleceği açısından yanılgı yaptık. Tek adam cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini değiştirmek yolunda kararlı bir adım atacağız derlerse, o zaman İYİ Parti olarak parlamenter demokratik sisteme geçişin kaidelerini yetkili konseylerimizde konuşur, bir karara bağlarız.”

Dervişoğlu, yarı başkanlık sisteminin önerilmesi halinde partisinin yetkili şuralarında değerlendirebileceklerini bildirdi.

“CHP sizce parlamenter sistemden vaz mı geçti?” sorusu üzerine Dervişoğlu şu görüşleri lisana getirdi:

“Ama artık görülüyor ki, parlamenter demokratik sisten arayışı biraz öksüz ve yetim haldedir.

“Bu sistem bazılarının iştahını da kabartıyor olabilir. Zira, bu yetkilerle bu ülkeyi biz de yönetelim ya da bu periyodun tahribatını, parlamenter demokratik sistemin gelenekleriyle kısa müddette ortadan kaldıramayız diye düşünenler de olabilir. Ancak Türkiye mutlak surette, parlamenter demokratik sisteme dönmelidir.”

‘ÇOKLU MASALARA OTURMAM’

BBC

İYİ Parti’nin mahallî seçim stratejisi olan “seçime hür ve müstakil girme” tavrını sürdürüp sürdürmeyeceği sorusu üzerine ise Dervişoğlu, ileride ne olacağına lakin partisinin yetkili şuralarının karar vereceğini, lakin şahsî görüş olarak UYGUN Parti’nin özgür kimliğini koruyarak, yoluna hür ve müstakil devam etmesi tarafında olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin “yüzde 50 artı 1” şartının siyasette melezleşmeye yol açtığını vurgulayan Dervişoğlu, “Bu tartışmaları getiren sistemi ortadan kaldırmak için elbirliği yaparsak, işbirliği yaparsak, üzerinde tartıştığımız bu meseleleri kökünden halletmiş oluruz.

“Şunu soruyorsanız, ‘Müsavat Dervişoğlu, sen çoklu masalara oturur musun?’ Ben oturmam. Sahibi olmadığım masanın sandalyesi olmam.”

ERDOĞAN’LA GÖRÜŞECEK Mİ?

CHP ile AKP ortasındaki “normalleşme” görüşmeleri anımsatılarak, “Siz de Erdoğan’la görüşür müsünüz?” sorusu üzerine Dervişoğlu, “Öyle bir gereksinim hasıl olur ve görüşmek icap ederse görüşürüm. Ne konuştuğumuzu da kamuoyuyla paylaşırım” karşılığını verdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında siyasi yasak istenen “ahmak davasıyla ilgili görüşünün sorulması üzerine de ise Dervişoğlu, devam eden bir davayla ilgili konuşmayı tercih etmediğini bildirdi.

Yargının bağımsız olması gerektiğine “her fırsatta değindiğini” belirten Dervişoğlu, “Ama bu kabil tartışmalar yüzünden, yargı da ziyadesiyle töhmet altında kalıyor” dedi. Mahallî mahkeme kararlarının istinaf ve Yargıtay’da bozulma oranının yüzde 67 üzere yüksek bir oran olduğuna dikkat çeken Dervişoğlu, “Adalet hissinin daha fazla zedelenmemesi için gerçek adımların atılmasından yanayım” diye konuştu.

New York Belediye Başkanı’nın, Türkevi’yle ilgili rüşvetle suçlanıp hakkında dava açılmasıyla ilgili ise Dervişoğlu, “Bu mevzuyla ilgili model ve metod ihraç ettiğmizi söyleleyebilirim. Bunu oraya kadar taşımaya muvaffak olabildiysek, bu hususta bayağı bir kurumsallaştığımıza delalet eder” değerlendirmesinde bulundu.

SİNAN ATEŞ DAVASI: ‘SİYASALLAŞTIRILMASINI HAKİKAT BULMUYORUM’

Bir soru üzerine de Dervişoğlu, Sinan Ateş suikasti davasına “siyasetçi olarak değil, vicdanıyla müdahil olduğunu” söz etti.

İlk duruşmaya da siyasi parti genel lideri olarak değil, eski Ülkü Ocakları Başkanı müktesebatı nedeniyle mevkidaşlarıyla gittiğini belirten Dervişoğlu, “Orada fikri namusumu savunmak ismine bulundum. Adalet bana nazaran aldığım nefestir, havadır. Sinan Ateş’in öldürülmesinden başlayarak günümüze gelmiş süreç, benim nefes almamı zorlaştıran bir süreç. Fakat bu davanın siyasallaştırılmasından yana değiliz” dedi