Kredi kartları ve gereksinim kredilerine yeni düzenlemeye CHP’den reaksiyon: ‘İnsanlarda nefes alacak güç bırakmadılar’

TCMB ve BDDK, ferdî kredi kartlarına ait dikkat çeken birtakım düzenlemeler yaptı.

BDDK’nin açıkladığı düzenlemeye nazaran, ferdi kredi kartı borcunu ödemekte zorlanan yurttaşlar borç bakiyelerini 60 aya kadar vadelendirebilecek. Borç yapılandırması sırasında aylık taksit meblağı, minimum ödeme fiyatına eklenecek. Yapılandırma mühletince kredi kartı limit artırımı ise borcun en az yarısı ödeninceye kadar mümkün olmayacak. TCMB de kredi kartı yapılandırmalarında uygulanacak azami faiz oranını yüzde 3.11 ile sonlandırdı.

BDDK, muhtaçlık kredileri için de 60 aya kadar yapılandırma imkanı sundu. Kredinin anapara yahut faiz ödemesinin 30 gün gecikmesi halinde, ek kredi imkanı olmaksızın borç yapılandırılabilecek. Bu yapılandırma hakkı, borçlunun 1 yıl içerisinde başvurması şartıyla geçerli olacak.

ASGARİ ÖDEME ORANLARI DA DÜZENLENDİ

Kredi kartlarında taban ödeme oranlarına yönelik düzenleme de yapıldı. Periyot borcu 50 bin liranın altındaki kartlar için minimum ödeme oranı yüzde 20 olarak belirlenirken, 50 bin lira ve üzeri borçlarda bu oran yüzde 40’a çıkarıldı. TCMB, kişisel kredi kartları için uygulanacak azami akdi faiz oranlarını, periyot borçlarına nazaran yine düzenledi.

Buna nazaran, periyot borcu 25 bin liranın altında olan kartlar için azami akdi faiz oranı yüzde 3,50, 25 bin-150 bin lira ortası borçlarda yüzde 4.25 ve 150 bin liranın üzerindeki borçlar için yüzde 4,75 olarak uygulanacak. Nakit çekim süreçlerinde azami akdi faiz oranı ise yüzde 5 düzeyinde sabit tutuldu.

‘ÖNCE BORCA MAHKUM ETTİ, ARTIK KOLAYLIĞINI DÜŞÜNÜYOR’

1 Kasım’da yürürlüğe girecek kararları Cumhuriyet’e kıymetlendiren CHP Ticaret Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Volkan Demir, “Enflasyon canavarını canlandıran iktidar borç içinde yaşamaya mahkum ettiği vatandaşlarımızın borç ödeme ‘kolaylığını’ düşünür olmuş. Yanlış kararlarıyla yoksulluğa ittiği insanlara artık de ‘can suyu’ oluyor zira artık insanlarda nefes alacak güç bırakmadılar” yansısını gösterdi.

‘İKTİDARIN GÜZELİNE GİDENLER VERGİ SÖZÜNÜ DUYMAMIŞ ÜZERE YAPIYOR’

AKP iktidarının iktisat idaresinde en değerli kuralın ‘borçlan ve vergi öde’ siyaseti olduğunu belirten Demir, “İktidarın güzeline giden bölümler daha evvel ‘vergi’ sözünü duymamış üzere yapıp rahatını sürdürmeye devam ederken geçimini güç sağlayan halkımıza bu üzere ‘kolaylıklar’ sağlanıyor. Hükümet bir yandan her şeye uçan artırımlar yapıp ekstra vergi yükü çıkarırken bir yandan da enflasyonla ‘mücadele’ ettiğine inanmamızı istiyor” tabirlerini kullandı.

“Enflasyonun servet transferi için kasıtlı bir formda yükseltildiğini” söyleyen Demir, “Uçurulan enflasyon bir türlü denetim altına alınamıyor, yapılandırmalarla gerçek meseleler çözülmeden derinleştirilmeye devam ediliyor. Alınan bu kararlar da iktisat idaresinin önceliğinin artık ekonomik gücü kalmayan halkımızın borç içinde yaşamasının devam etmesi olduğunu göstermektedir. Hükümet, market alışverişini borçlanarak daha ‘kolay’ yapabilecek olan halkımızın mutlu olduğuna inanmamızı bekliyor” diye konuştu.

CHP’Lİ KARATEPE DE KARARLARI ‘ALDATMACA’ OLARAK DEĞERLENDİRDİ

CHP Hazine ve Maliye Bakanlığından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Yalçın Karatepe, yapılan düzenlemeyi yaptığı yazılı açıklamayla eleştirdi. Karatepe, bu kararın yurttaşların yoksulluktan kurtulmasını sağlamayacağını, bilakis daha fazla borç biriktirmesine yol açacağını belirtti. Karatepe, düzenlemenin “sürdürülebilir yoksulluk” yarattığını da vurguladı.

Düzenlemenin yurttaşların içerisinde bulunduğu ‘derin yoksulluğu’ perdelemekten öteki bir işe yaramayacağını söyleyen Karatepe, “Vatandaşın borç sarmalına girmesinin asıl nedeni, fiyatların baskı altında tutulması ve gelirlerin düşük kalmasıdır. Gelirler zarurî harcamaları karşılamaya yetmezken, borcun vadelere yayılması tahlil değildir. Yapılması gereken, öncelikle fiyat ve aylıklarda artış sağlayacak düzenlemelerdir” dedi.

Yapılandırma sürecinde faiz oranının yüzde 3.11 ile sabit kalacağına da değinen Karatepe, “Orta Vadeli Program’da (OVP) enflasyonun 2026 yılında yüzde 9,7’ye düşeceğini öngören hükümet, vatandaşın 2029 yılı sonuna kadar yüzde 70’in üzerinde faiz ödemek zorunda kalmasına yol açıyor. Bu durumdan kimin daha fazla çıkar sağlayacağı ortada. Vatandaşa daha fazla faiz yükü bindirerek mağduriyetlerini artıran bir düzenlemeyle karşı karşıyayız” sözlerini kullandı.

Düzenlemeyi ‘aldatmaca’ olarak kıymetlendiren Karatepe, “60 ay vadeyle konut alınan bir ülkede, kredi kartı borcunun da bu kadar uzun müddette ödenmesinin olağanlaştırılması, ekonomimizin içinde bulunduğu vahim tabloyu gözler önüne seriyor. Gelir seviyesinde artış sağlanmadığı sürece, borç yapılandırması lakin süreksiz bir rahatlama sağlar, borç yükü ise faizle bir arada büyümeye devam eder” dedi.