Siyaset

Gazze’de Çadır Okullar: Savaşın Ortasında Direnen Eğitim

Gazze’deki gönüllü öğretmenler, savaşın zorluklarına rağmen çadır okullarda çocuklara eğitim veriyor, psikolojik iyileşme ve öğrenim sürecini sürdürüyor.

Yayınlanma

@

Gazze Şeridi, yıllardır devam eden savaşlar, yıkım ve yerinden edilme süreçlerine tanıklık ediyor. Bu zorlu koşullara rağmen eğitim, direnişin en güçlü araçlarından biri haline gelmiş durumda. Öğretmenler ve gönüllüler, yerinden edilmiş ailelerin çocuklarına eğitim sunmak için çadır okullar kuruyor. Bu eğitim girişimleri, hem çocukların psikolojik iyileşmesine yardımcı oluyor hem de öğrenim süreçlerinin savaş koşullarında devam etmesini sağlıyor.

Çadır Okullar: Eğitimin Yeni Yüzü

Gazze Şeridi’nde savaşın yarattığı tahribata rağmen birçok öğretmen, çocukları eğitimden mahrum bırakmamak için gönüllü olarak çadır okullar kuruyor. Çoğunlukla, deniz kıyısına yakın olan Han Yunus’un Mavasi bölgesindeki Haşimi Okulu, bu girişimlerin en bilinen örneklerinden biri. Fidaa Ez-Zinati tarafından kurulan bu okul, yerinden edilmiş insanların yaşadığı çadırların ortasında yer alıyor. Öğrenciler, tahtadan yapılmış sandalyelerde ya da yerlere oturarak eğitim alıyor. Öğretmenler, dersleri oyun ve psikolojik terapi ile birleştirerek öğrencilerin savaşın yıkıcı etkilerinden biraz olsun uzaklaşmasını sağlıyor.

Fidaa Ez-Zinati, yaklaşık üç ay önce başlattığı bu eğitim girişimiyle 300 erkek ve kız öğrenciye eğitim veriyor. Birinci sınıftan sekizinci sınıfa kadar her yaş grubundan öğrenci, sabah ve akşam olmak üzere iki ayrı seansla ders alıyor. Çadır okullarda, Arapça, matematik ve İngilizce gibi temel dersler öğretiliyor. Ez-Zinati, savaştan dolayı ortaya çıkan davranış sorunlarına da değinerek, çocukların hem akademik hem de psikolojik destek aldığını belirtiyor.

İnternet Erişimi ve Sanal Sınıfların Zorlukları

Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı “sanal sınıf” planı, Gazze’de internet erişiminin zayıf olması ve birçok ailenin tablet ya da telefon gibi cihazlara sahip olmaması nedeniyle büyük ölçüde başarısız olmuş durumda. Zinati, bu durumun eğitim sürecini olumsuz etkilediğini ve alternatif çözümler bulunması gerektiğini vurguluyor. “Bu cihazlara sahip olsalar bile, aileler için bu cihazları şarj etmek bile büyük bir maliyet oluşturuyor” diyen Zinati, çocukların eğitimden uzak kalmaması için çadır okullar gibi inisiyatiflerin önemini vurguluyor.

Gönüllülerin Rolü ve Eğitimde Sürdürülebilirlik

Gazze’deki çadır okullarda eğitim veren öğretmenlerin büyük bir kısmı gönüllülerden oluşuyor. Murad el-Lahham, kendi inisiyatifiyle dört kadın öğretmenle birlikte beş yaşındaki birinci sınıf öğrencilerine eğitim vermek amacıyla üç çadır kurmuş durumda. Bu çadırlarda sıraların olmaması nedeniyle çocuklar yerlerde oturarak ders görüyor. Veliler, çocuklarını okula gönderiyor çünkü eğitim almanın çocuklar üzerinde olumlu etkilerini görüyorlar.

Lahham, “Eğitim programımız, öğrencilere harfleri ve kelime oluşumunu öğreterek başladı. Daha sonra matematik derslerine geçtik ve aritmetik problemleriyle çalıştık” diyerek, eğitim programının nasıl şekillendiğini anlattı. Yaklaşık 200 öğrenciye ulaşan bu girişim, öğrencilerin eğitim seviyelerini geliştirmeyi hedefliyor. Her üç haftada bir velilerle toplantılar düzenlenerek, öğrencilerin gelişimi tartışılıyor ve işbirliği sağlanıyor.

Psikolojik Destek ve Oyunla İyileşme

Gazze’deki savaş, yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik yaralar da açtı. Eğitim girişimlerinin bir diğer amacı, bu yaraları iyileştirmek. Yerinden edilen bir baba olan Muhammed Ebu Ayed, çocuklarını sanal sınıfların başarısızlığı nedeniyle çadır okullara göndermeye karar verdiğini belirtti. “Çocuklarımın eğitim durumlarında bir değişiklik fark etmesem de, psikolojik olarak iyileştiklerini gözlemledim” diyen Ebu Ayed, bu tür eğitim girişimlerinin sadece akademik değil, aynı zamanda psikolojik bir tedavi sunduğunu ifade etti.

Sanat, kültür ve oyun temelli eğitim de bu girişimlerin önemli bir parçası. Aseel Salama, bu eğitim girişimlerinde yaratıcı yazarlık ve sanatsal faaliyetlerle çocuklara destek oluyor. Salama, sanat ve oyun yoluyla çocukların kendilerini ifade etmelerine olanak tanıdıklarını belirterek, “Bu yaklaşım, öğrencilerin üzerindeki baskıyı hafifletiyor ve onlara özgüven kazandırıyor” dedi.

UNRWA’nın Eğitim Çabaları ve Eksiklikler

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), Gazze’de eğitim faaliyetlerini destekleyen en büyük uluslararası kuruluşlardan biri. Ancak, UNRWA, Gazze Şeridi’ndeki okulların %76’sının yeniden inşa edilmesi ya da onarılması gerektiğini bildirdi. İsrail’in saldırıları nedeniyle, geçen eğitim yılında yaklaşık 39 bin öğrencinin sınavlara giremediği de belirtildi.

Muhammed Moin Hudari, bu zorluklara rağmen eğitim girişimlerine devam eden bir başka gönüllü. Hudari, Şucaiye mahallesindeki evi İsrail bombardımanında yıkıldıktan sonra Deir al-Balah şehrine giderek beş eğitim merkezi kurdu. Hudari, “Mesleki sorumluluk, eğitim sürecinin devam etmesini sağlama çabamı tetikledi” diyerek, bu girişimlerin Gazze’nin eğitim geleceği için ne kadar önemli olduğunu vurguladı.

Zorluklar ve Gelecek Planları

Gazze’de eğitimin önündeki en büyük engellerden biri, kırtasiye malzemelerinin ve oturacak sıraların eksikliği. Hudari, “Sürekli bombardıman, kırtasiye ve oturacak sıraların olmayışı, eğitim sürecimizi zorlaştırıyor. Yine de bu eğitim açığını kapatmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi. Hudari’nin başlattığı girişim, başlangıçta sadece 50 öğrenciyle başladı ve zamanla artan ilgiyle 100-120 öğrenciye ulaştı.

Lahham da benzer şekilde, sınırlı kaynaklara rağmen eğitimi sürdürebilmek için gönüllülerin büyük bir çaba gösterdiğini belirtti. Öğrenciler yerde oturmak zorunda kalsalar da eğitim almanın önemini kavramış durumdalar. “En azından çocuklar savaşın kaybettirdiklerini geri kazanmaya başladılar” diyen Lahham, kırtasiye ve sandalye gibi temel ihtiyaçların karşılanabilmesi için bir kuruluşun destek sağlayacağına dair umudunu koruyor.

Eğitim Girişimlerinin Önemi ve Geleceği

Gazze’deki çadır okullar, savaşın yıkıcı etkilerine karşı direnen bir eğitim modelini temsil ediyor. Bu girişimler, yerel halkın kendi imkanlarıyla kurduğu okullar aracılığıyla çocuklara hem akademik bilgi kazandırıyor hem de psikolojik destek sunuyor. Eğitim, Gazze’de direnişin en önemli sembollerinden biri haline gelmiş durumda. Bu okullar, hem yerel hem de uluslararası topluluklar için ilham kaynağı olabilir.

Gazze’de eğitim almak, savaşın ortasında dahi çocuklar için bir umut kaynağı haline geldi. Gönüllülerin ve öğretmenlerin özverili çalışmaları sayesinde bu çocuklar, gelecekte daha iyi bir yaşam kurma umudunu canlı tutuyor. “Eğitim, yalnızca bilgi değil, aynı zamanda umut ve iyileşme süreci de sunuyor” diyen gönüllüler, bu girişimlerin daha geniş çapta desteklenmesi gerektiğine inanıyor.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version