Eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık‘ın kızı Fatıma Zehra Kınık Demir, 17 yaşındaki Batın Barlasçeki’nin hayatını kaybettiği trafik kazasında asli kusurlu bulunmasına rağmen tutuklanmadı. 4 yıl 2 ay hapis cezası almasına rağmen bir gün bile cezaevine girmeyen Kınık Demir’in avukatları şimdi de yurt dışı çıkış yasağının teminat karşılığında kaldırılmasını talep etti.
Ölümcül Kazadan Sonra Serbest Bırakıldı
2023 yılında Beykoz Kavacık’ta gerçekleşen kazada, 17 yaşındaki Batın Barlasçeki hayatını kaybetti. Kazayı yapan aracın sürücüsü ise Kerem Kınık‘ın kızı Fatıma Zehra Kınık Demir idi. Kaza sonrası gözaltına alınan Demir, sadece bir gün sonra serbest bırakıldı ve tutuksuz yargılanmak üzere sürece dahil oldu.
Kazaya ilişkin Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, Zehra Kınık’ın asli kusurlu olduğu vurgulandı. 26 Mayıs 2024 tarihli duruşmada Kınık, 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı ve 2 yıl süreyle ehliyetine el konuldu. Ancak bu ceza henüz üst mahkeme tarafından kesinleştirilmediği için infaz edilmedi.
Avukatlardan Şaşırtan Dilekçe: “Teminatla Yasak Kalksın”
Yargılama sürecinde yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması için daha önce de başvuruda bulunan avukatlar, 3 Haziran 2025’te bir kez daha mahkemeye dilekçe sundu. Avukatlar dilekçede, Zehra Kınık’ın kazada kusursuz olduğunu, kamera görüntülerinin her şeyi açıkça ortaya koyduğunu iddia etti. Ayrıca mevcut yasağın fiilen bir cezalandırma işlevi gördüğünü savunarak, bunun masumiyet karinesi ile çeliştiğini belirtti.
Anayasa ve İnsan Hakları Gerekçe Gösterildi
Avukatlar Mustafa Tırtır ve Osman Baturhan Dursun imzalı dilekçede, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne atıfta bulunularak şu ifadeler yer aldı:
“Müvekkilin bugüne kadar hiçbir yükümlülüğü ihlal etmemiş olması, hem soruşturma hem yargılama sürecinde haftalık imza ve yurt dışına çıkış yasağı yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmiş olması, düzenli yaşamı ve aile bağları nedeniyle kaçma veya delil karartma riskinin bulunmadığını ortaya koymaktadır. Bu sebeple, adli kontrol kararının tamamen kaldırılmasını ya da makul bir teminatla hafifletilmesini talep ediyoruz.”
Mahkeme Talebi Reddetti
12 Haziran 2025 tarihinde İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatların talebini reddetti. Ancak karar, prosedür gereği değerlendirilmek üzere İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Bu gelişmeyle birlikte yurt dışı çıkış yasağı devam ediyor.
Karar Metnindeki Hata Gözlerden Kaçmadı
Mahkemenin karar metninde ise dikkat çeken bir hata yer aldı. Belgede “dolandırıcılık suçundan tutuklu sanık Fatıma Zehra Kınık Demir” ifadesine yer verildi. Oysa ki söz konusu suçlama, “taksirli ölüme ve yaralanmaya neden olmak” şeklinde idi. Bu yanlış yazım, adli sürecin titizlikle yönetilip yönetilmediğine dair soru işaretlerine yol açtı.
Kamu Vicdanı Rahatsız
Toplumun geniş kesimlerinde bu olay büyük tepkiyle karşılanıyor. Bir kişinin öldüğü ve üç kişinin yaralandığı bir kazada asli kusurlu bulunan birinin tutuklanmaması, üzerine bir de yurt dışına çıkma hakkı istemesi, adalet sistemine olan güveni sarsıyor.
Özellikle Batın Barlasçeki’nin ailesi ve kamuoyu, bu tür adli kararların eşitlik ilkesine uygun olup olmadığını sorguluyor. Zehra Kınık’ın savunması ve avukatların ileri sürdüğü gerekçeler, toplum vicdanında kabul görmüyor.