Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kadıköy’de pazarda bıçaklanarak hayatını kaybeden 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi cinayetinin ardından konuşan Özdağ, Türkiye’nin büyük bir çete tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Açıklamasında Latin Amerika’daki organize suç yapılanmalarına dikkat çeken Özdağ, Türkiye’nin bu yolda ilerlediğine dair güçlü emarelerin bulunduğunu dile getirdi.
Genç Bir Hayat, Derin Bir Yaraya Dönüştü
Henüz 14 yaşında olan Ahmet Minguzzi, Kadıköy’de yaşanan korkunç bir olayda hayatını kaybetti. Özdağ’ın ifadelerine göre, olay sadece bir cinayet değil; aynı zamanda çeteleşmenin ulaştığı boyutun da göstergesi. Minguzzi’nin ailesine yönelik tehditler ve mezarına yapılan saldırı, bu durumun sıradan bir sokak suçunun ötesine geçtiğini açıkça ortaya koyuyor.
Latin Amerika Uyarısı: Kartelleşmenin Eşiğindeyiz
Ümit Özdağ, Türkiye’nin içinde bulunduğu tehlikeyi şu cümlelerle özetledi:
“Türkiye’nin önündeki büyük tehditlerden birisi, ülkemizde çeteleşmenin Latin Amerika türü bir kartelleşmenin ön aşamasına gelmiş olmasıdır.”
Bu sözler, yalnızca bir uyarı değil, aynı zamanda toplumu harekete geçmeye çağrı niteliği taşıyor. Latin Amerika’da karşımıza çıkan, devletin kontrolünden çıkmış, organize suç yapılarıyla mücadele eden toplumların yaşadığı travmalar, Türkiye için de bir senaryo olabilir.
Zafer Partisi’nden “Tertemiz Türkiye” Vurgusu
Tutuklu olmasına rağmen siyasi gündemi şekillendirmeyi sürdüren Özdağ, çözümün Zafer Partisi’nin Tertemiz Türkiye Projesi olduğunu belirtti. Bu proje ile amaçlarının; çetelerden arınmış, huzur ve güven ortamının yeniden tesis edildiği bir Türkiye’yi inşa etmek olduğunu vurguladı. Özdağ’ın bu söylemi, yalnızca suçla değil, suçun beslendiği toplumsal koşullarla da mücadele edilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Ahmet Minguzzi’nin Ailesine Sahip Çıkma Çağrısı
Ümit Özdağ’ın açıklamalarında dikkat çeken bir diğer nokta ise Ahmet Minguzzi’nin ailesine yönelik sahiplenici tavır oldu. Zafer Partisi üyelerinin yargı süreci boyunca aileyi yalnız bırakmayacağını belirten Özdağ, “Artık Ahmet hepimizin evladıdır” sözleriyle toplumsal dayanışma çağrısı yaptı.
Toplumun Sessizliği Tehlikeyi Büyütüyor
Bu olayla birlikte gündeme gelen en önemli konulardan biri ise toplumsal duyarsızlık. Özdağ’ın açıklamaları, bu sessizliğin çetelerin büyümesi ve cesaretlenmesi için bir zemin oluşturduğunu ima ediyor. Sessiz kalınan her olay, bir sonraki suçun zeminini hazırlıyor. Bu yüzden kamuoyunun bilinçlenmesi ve harekete geçmesi, en az siyasi çözüm önerileri kadar kritik.
Adaletin İşlemesi Toplumsal Güveni Yeniden Tesis Eder
Çeteleşmeyle mücadele, yalnızca güvenlik güçlerinin işi değil. Bu süreçte yargının tarafsız ve etkili bir şekilde işlemesi de büyük önem taşıyor. Ahmet Minguzzi davası, kamuoyunun yakından izlemesi gereken bir sınav niteliği taşıyor. Adaletin eksiksiz şekilde sağlanması, çetelerin karşısında toplumun dik durmasını kolaylaştıracaktır.
