Ortadoğu’da tansiyonun giderek yükseldiği bir dönemde, ABD Başkanı Donald Trump, İran-İsrail arasındaki krize dair yaptığı açıklamalarla gündemi yeniden sarstı. Altıncı gününe giren çatışmalarda dünyanın gözü bölgeye çevrilmişken, Trump’ın Beyaz Saray’daki açıklamaları hem dikkat çekici hem de endişe verici bir tablo çizdi. Gazetecilere konuşan Trump, ABD’nin bu krize doğrudan müdahil olup olmayacağı yönündeki soruları yanıtsız bırakmadı ancak yaptığı dolaylı açıklamalarla yeni bir sürecin sinyalini verdi.
ABD Krize Dahil Olacak mı?
Beyaz Saray’da gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Trump’a, “ABD, İran-İsrail savaşına müdahil olacak mı?” sorusu yöneltildi. Trump ise bu soruya oldukça çarpıcı bir yanıt verdi:
“Yapabilirim de, yapmayabilirim de. Ne yapmak istediğimi kimse bilmiyor.”
Bu ifadeler, belirsizliği sürdürürken aynı zamanda Trump’ın elinde güçlü bir koz tuttuğu izlenimini de yarattı. Ayrıca, İran’ın ABD ile müzakere etmek istediğini söyleyen Trump, dikkatleri üzerine çekti.
İran’dan Temas Girişimi: “Beyaz Saray’a Gelmek İstediler”
Trump, İran’ın ABD’ye temasta bulunduğunu ve Beyaz Saray’a gelmek istediklerini ifade etti. Ancak bu talebin reddedildiğini açıklayan Trump, “Çok geç olduğunu söyledim” diyerek İran’ın diplomatik açıdan zamanlamayı kaçırdığına vurgu yaptı. Bu açıklama, bölgede diplomasi ihtimalinin giderek zayıfladığını ortaya koyuyor.
İran Savunmasız mı Kaldı?
Trump’ın en dikkat çeken ifadelerinden biri ise İran’ın askeri durumu ile ilgiliydi. “Hava savunma sistemleri yok” diyen Trump, İran’ın oldukça savunmasız bir durumda olduğunu iddia etti. Bu değerlendirme, olası bir ABD müdahalesi durumunda İran’ın büyük bir risk altında kalabileceğine işaret ediyor.
Buna ek olarak, Trump şu sözleri de kullandı:
“Bu durumun daha ne kadar süreceğini bilmiyorum. Bir hafta öncesiyle şu an arasında çok büyük bir fark var. Olumsuz bir yaklaşımları vardı. Hiçbir şey bitmedi, neler olacağını göreceğiz.”
Gözler Önümüzdeki Haftaya Çevrildi
Trump, açıklamalarının sonunda oldukça iddialı ve belirsiz bir mesaj verdi. “Bir hafta ya da daha az bir sürede büyük bir şey olabilir” diyen Trump, küresel dengeleri etkileyecek bir gelişmenin sinyallerini verdi. Bu sözler, hem dünya basınında hem de politik çevrelerde heyecan ve endişe yaratmaya yetti.
Bu ifadeler, sadece Ortadoğu’daki tansiyonun değil, aynı zamanda ABD’nin dış politikasında atacağı olası adımların da yeniden şekilleneceğine işaret ediyor. Trump’ın bu hamleleriyle birlikte, bölgede yeni bir dönem mi başlayacak sorusu giderek daha yüksek sesle soruluyor.
Belirsizlik Sürüyor: Diplomasi mi, Müdahale mi?
Şu an için ABD’nin nasıl bir tutum sergileyeceği netleşmiş değil. Trump’ın sözleri, bir yandan müzakereye kapı aralarken diğer yandan askeri müdahale ihtimalini masada tutuyor. Bu nedenle bölgedeki aktörlerin ve dünya kamuoyunun dikkati önümüzdeki haftaya çevrilmiş durumda.
Trump’ın bu açıklamaları, sadece mevcut krizi değil, aynı zamanda gelecekteki diplomatik ve askeri hamleleri de şekillendirecek nitelikte.
