Diyarbakır’da yaşanan ve kamuoyunu derinden sarsan Narin Güran cinayetinde cezalar onandı. Küçük yaşta vahşice katledilen Narin Güran’ın davasında, yerel mahkemenin verdiği ağırlaştırılmış müebbet kararları istinaf mahkemesi tarafından oy çokluğuyla onaylandı. Bu kararla birlikte sanıkların cezaları kesinleşti ve tutukluluk hallerinin devamı karara bağlandı.
İstinaf Mahkemesi Oy Çokluğuyla Kararını Verdi
Narin Güran cinayeti, sadece Diyarbakır’da değil tüm Türkiye’de derin bir yankı uyandırmıştı. Yerel mahkeme, davada Narin’in annesi, amcası ve kardeşini ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmış, aile içi vahşetin boyutunu gözler önüne sermişti. Bu karara yapılan itiraz üzerine dosya istinaf mahkemesine taşındı. Ancak beklenen olmadı, istinaf mahkemesi de aynı doğrultuda hareket ederek cezaların onanmasına karar verdi.
Baronun İtirazı Reddedildi
Dosyaya müdahil olan Diyarbakır Barosu, sanıkların aldığı cezaların artırılması ve dosyanın daha kapsamlı incelenmesi için istinaf başvurusunda bulunmuştu. Ancak mahkeme, baronun karara karşı hak ve yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle başvuruyu reddetti. Bu kararla birlikte adli süreç tamamen sanıkların aleyhine sonuçlanmış oldu.
Sanıklara Ağır Cezalar Verildi
Verilen kararlara göre, Narin Güran’ın annesi, amcası ve kardeşi ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Öte yandan olayla bağlantısı bulunan Nevzat Bahtiytar’a ise 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Bu sonuç, kamu vicdanında bir nebze de olsa karşılık buldu.
Toplumun Vicdanını Sarsan Cinayet Davası Sonuçlandı
Bu dava, hem toplumsal hem hukuki açıdan derin etkiler yarattı. Özellikle bir çocuğun en yakınları tarafından katledilmiş olması, sadece ceza hukuku açısından değil, sosyal yapı ve aile içi dinamikler açısından da büyük yankı uyandırdı. Narin Güran cinayetinde cezalar onandı haberiyle birlikte, toplum adaletin yerini bulduğunu düşünse de, çocuk istismarına ve aile içi şiddete karşı farkındalık çağrıları yeniden yükseldi.
Hukuki Süreçte Son Durum
Verilen kararlarla birlikte tüm sanıkların cezası kesinleşti. Yani bu noktadan sonra yalnızca Yargıtay’a temyiz başvurusu yapılabilecek. Ancak kararın oy çokluğuyla onanmış olması, sürecin büyük ölçüde tamamlandığını ve cezalarda bir değişiklik beklenmediğini ortaya koyuyor.