TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, yeni açılım süreci kapsamında Meclis’te kurulması planlanan komisyon için çarpıcı bir takvim verdi. Brüksel’de Türk gazetecilere konuşan Kurtulmuş, çalışmalara parlamentonun yaz tatiline girmeden başlanmasının hedeflendiğini açıkladı.
Brüksel’de Gündem Açılım Süreciydi
NATO Parlamento Başkanları Zirvesi için Belçika’nın başkenti Brüksel’de bulunan Kurtulmuş, temaslarının ardından TOBB Brüksel Temsilciliği‘nde Türk basını ile bir araya geldi. Burada yaptığı açıklamalarda, hem uluslararası gelişmelere hem de Türkiye’nin iç gündemine dair önemli mesajlar verdi.
Ancak en dikkat çeken bölüm, Türkiye’nin yıllardır tartıştığı açılım süreci konusundaki yeni gelişmelerdi. Numan Kurtulmuş, sürecin toplumsal zeminine dikkat çekerek, Meclis’in bu aşamada mutlaka rol alması gerektiğini ifade etti.
“Toplumsal Destek Hazır, Sıra Parlamentoda”
Kurtulmuş açıklamasında, “Türkiye’nin çok büyük bir kısmında bu sürece dair toplumsal bir destek olduğunu görüyoruz. Bu nedenle artık sadece yürütme değil, yasamanın da bu sürecin bir parçası olması zorunludur” dedi.
Parlamentonun sorumlulukları olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Meclis üzerine düşeni yapmalı. Bu nedenle de, parlamento yaz tatiline girmeden önce bu konuda çalışmaları başlatacak grubu kurmak istiyoruz. En kısa sürede bu adımı atmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Komisyon Kuruluyor: Hedef Yaz Tatili Öncesi
Yeni açılım süreci kapsamında TBMM bünyesinde bir komisyon kurulması planlanıyor. Bu komisyonun görevi, hem sürecin yasal çerçevesini belirlemek hem de toplumsal uzlaşmayı teşvik edecek politikaları şekillendirmek olacak.
Kurtulmuş’un verdiği tarihsel çerçeveye göre, parlamentonun tatil dönemine geçişinden önce komisyonun kurulması ve sürecin başlaması planlanıyor. Bu durum, açılım sürecinin sadece siyasi iradeyle değil, aynı zamanda kurumsal mekanizmalarla da destekleneceğini gösteriyor.
Açılım Süreci Yeniden Masada mı?
Türkiye’de geçmiş yıllarda farklı dönemlerde gündeme gelen ve kimi zaman destek kimi zaman eleştiri alan açılım süreci, yeniden siyasi ajandaya girmiş durumda. Ancak bu kez fark yaratan en önemli unsur, yasal zeminin daha güçlü şekilde hazırlanacak olması.
Kurtulmuş’un açıklamaları, bu sürecin sadece siyasi diyalogdan ibaret kalmayacağını; aynı zamanda Meclis eliyle yasal ve anayasal boyutlarının tartışılacağını ortaya koyuyor.
Sürece Katılacak Partiler Merak Konusu
Komisyonun kurulmasıyla birlikte, gözler Meclis’teki partilere çevrilecek. Hangi siyasi partilerin bu sürece katılacağı, kimlerin karşı duracağı, sürecin kaderini büyük ölçüde belirleyecek. Özellikle muhalefet partilerinin tavrı, toplumun tüm kesimlerinin sürece bakışını şekillendirebilir.
Bu nedenle önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmeler hem siyaset dünyasında hem de kamuoyunda geniş yankı uyandıracak gibi görünüyor.
Yeni Bir Dönemin Kapısı Aralanıyor
Kurtulmuş’un bu açıklamaları, sadece bir takvim değil, aynı zamanda bir vizyon sunuyor. Eğer Meclis bu süreçte etkin rol üstlenirse, Türkiye’nin demokratikleşme süreci açısından da önemli bir eşik aşılmış olacak.
Bu durum, sadece siyasi aktörler için değil, sivil toplum kuruluşları, akademik çevreler ve kanaat önderleri için de yeni bir sorumluluk alanı oluşturabilir. Zira sürecin başarılı olması, tüm toplumun ortak katkısıyla mümkün olacak.
