Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), 2025 yılına ilişkin Adli ve İdari Yargı Kararnamesini yayımlayarak Türkiye genelinde kapsamlı görev değişikliklerine imza attı. Bu kararnameyle birlikte toplamda 4 bin 36 yargı mensubunun görev yeri değişti. Yapılan atamalar arasında en çok dikkat çeken gelişme ise, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında devam eden diploma davasına bakan hakimin görevden alınması oldu.
HSK Kararnamesiyle Binlerce Yargı Mensubu Görev Değiştirdi
HSK’nın yayımladığı kararname kapsamında 3 bin 698 adli yargı ve 338 idari yargı mensubunun görev yeri değiştirildi. Türkiye genelinde yapılan bu geniş kapsamlı atamalar, yargı dünyasında önemli bir etki yarattı. Kararnamede, bazı üst düzey yargı üyelerinin de yer alması, alınan kararların sadece sayı açısından değil, nitelik açısından da çarpıcı olduğunu gösteriyor.
Yargıdaki bu büyük çaplı değişim, sadece bireysel görev değişiklikleriyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda kritik davaların seyri açısından da dikkat çekici sonuçlar doğurabilecek nitelikte.
İmamoğlu’nun Davasına Bakan Hakime Yeni Görev
HSK kararnamesinin en çok konuşulan maddelerinden biri, CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu hakkında açılan diploma iptal davasına bakan hakime yönelik atama oldu. İstanbul 5. İdare Mahkemesi Başkanı Recep Şendil, söz konusu davadan alınarak İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Üyeliği görevine atandı.
Bu değişiklik, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Zira Şendil’in görevden alınması, İmamoğlu’nun dava sürecinde yeni bir sayfanın açılacağına işaret ediyor. Henüz davanın nasıl bir seyir izleyeceği belirsizliğini korurken, yeni atanacak hakimin nasıl bir tavır sergileyeceği merak konusu.
Görev Değişikliği Tartışmaları Beraberinde Getirdi
Bu tür kritik davalara bakan hakimlerin yerlerinin değiştirilmesi, kamuoyunda sık sık yargı bağımsızlığı ve tarafsızlık ilkesi bağlamında tartışmalara yol açıyor. İmamoğlu’nun diploma davası, siyasi bir figürün yargılanması olması nedeniyle zaten yakından takip edilen bir dosyaydı. Bu bağlamda, hakimin değişmesi yalnızca idari bir karar değil; aynı zamanda siyasi sonuçları olabilecek bir gelişme olarak da değerlendiriliyor.
Ayrıca, görev yeri değiştirilen tek ismin Şendil olmadığı; birçok önemli mahkemenin başkan ve üyelerinin de yerlerinin değiştirildiği görülüyor. Ancak, İmamoğlu gibi kamuoyunun yakından tanıdığı bir siyasetçiye ait dosyaya bakan bir hakimin değiştirilmesi elbette daha çok dikkat çekiyor.
Sürecin Devamında Neler Olabilir?
İmamoğlu’nun diploma davası, daha önce de çeşitli şekillerde gündeme gelmiş ve dava süreçleri zaman zaman tartışmalara konu olmuştu. Şimdi ise hakimin değişmesiyle birlikte, yargı sürecinin nasıl bir doğrultuda ilerleyeceği daha da önem kazanmış durumda.
Yeni atanan mahkeme üyelerinin tutumu, dosyanın ele alınış biçimi ve duruşma takvimi, bu gelişmenin ardından daha fazla sorgulanacak. Kamuoyu, bu tür davalarda sadece sonuca değil, aynı zamanda sürecin adilliğine de büyük önem veriyor.