Fatih Altaylı’nın tutuklanmasının ardından eşi Hande Altaylı’nın söylediği sözler, kısa sürede sosyal medyanın gündemine oturdu. “Zalimlerden olmak var mesela, biz onlardan değiliz” ifadesi, yalnızca duygusal bir çıkış olmakla kalmadı; aynı zamanda kamu vicdanında büyük bir destek buldu.
Dün akşam saatlerinde gözaltına alınan gazeteci Fatih Altaylı, yaptığı canlı yayında sarf ettiği sözlerin, “Cumhurbaşkanı’nı tehdit” içerdiği gerekçesiyle tutuklandı. Bu gelişme kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, Altaylı’nın eşi Hande Altaylı’nın tepkisi, en çok konuşulan detaylardan biri oldu.
Hande Altaylı’dan Duygusal Mesaj: “Zalimlerden Olmak Var Mesela…”
İstanbul Adliyesi önünde avukatlarını teselli ederken görüntülenen Hande Altaylı, yaptığı açıklamada, “Bazen daha kötüsü var. Mesela zalimlerden olmak var. Biz onlardan değiliz,” sözleriyle dikkatleri üzerine çekti. Bu açıklama, sosyal medyada birçok kişi tarafından paylaşılarak destek buldu.
Ayrıca sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda Hande Altaylı, şu ifadelere yer verdi:
“Bazen hapse girenlerden olmak, hapse atanlardan olmaktan bin kat iyidir. Çok şükür!”
Bu söz, yaşanan tutuklama kararına karşı kamuoyunda duyulan tepkinin bir özeti niteliğindeydi.
Ahmet Şık’tan Sert Tepki: “Bu Bir Had Bildirme Operasyonu”
Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Çağlayan Adliyesi önünde yaptığı açıklamada, kararın bir yargı kararı değil, bir sindirme operasyonu olduğunu vurguladı. Şık, “Bu hukuk değil had bildirme operasyonu. Fatih Altaylı üzerinden diğerlerine mesaj veriliyor” diyerek şu uyarıda bulundu:
“Faşizme karşı bir araya gelmeyenler, faşizmin hapishanelerinde bir araya gelir. Konfor alanlarımızdan çıkmalıyız.”
Mansur Yavaş: “Ortada Tutuklamayı Gerektirecek Bir Durum Yok”
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, tutuklamanın hukuki zeminden uzak olduğunu belirtti. Yavaş, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“İfade suçu iddiasıyla tutuklama, ancak kaçma şüphesi, delil karartma ya da yeni suç işleme ihtimali varsa uygulanabilir. Ortada bunların hiçbiri yok.”
Ayrıca, Anayasa’nın 26. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarının açıkça ifade özgürlüğünü koruduğunu hatırlattı. Tutuklamanın, bir cezalandırma değil, yalnızca istisnai bir tedbir olduğunu vurgulayan Yavaş, Fatih Altaylı’nın serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Özgür Çelik: “Bu Karanlık Geride Kalacak”
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Çağlayan Adliyesi önünden paylaştığı bir fotoğrafla dayanışma mesajı verdi. Çelik’in paylaşımında şu ifadelere yer verildi:
“Fatih Altaylı’yı tutuklayarak hepimize gözdağı vermek istiyorlar. Ancak bu karanlık dönem bitecek, zindanlarda geçirilen her gün, onur madalyası olacak.”
Özgür basın ve demokratik Türkiye vurgusu yapan Çelik’in paylaşımı, çok sayıda kullanıcı tarafından desteklendi.
Deniz Yücel: “Hukuk Dışı Montajla Suç Üretilemez”
CHP Sözcüsü Deniz Yücel ise yaptığı açıklamada, Altaylı’nın YouTube videosunun montajlanarak suç unsuru haline getirilmeye çalışıldığını savundu. Yücel’e göre:
“Bu süreçte yapılan şey şudur: Hedef belirle, kılıf bul, suç uydur, tutukla.”
Yücel, muhalif düşünceyi temsil eden kişilere yönelik bu tarz uygulamaların, hukuk devleti anlayışına tamamen ters olduğunu ifade etti. Ayrıca “Ceza hukukunda kıyas yasağı” ilkesine dikkat çekerek, yasada suç olarak tanımlanmayan bir eylemin benzetmelerle suç haline getirilemeyeceğini söyledi.
Toplumda Büyüyen Tepki
Yaşanan bu gelişmeler, sadece siyasetçiler arasında değil, halk arasında da geniş bir tepki oluşturdu. Sosyal medya platformlarında “#FatihAltaylıYalnızDeğildir” etiketiyle binlerce destek mesajı paylaşıldı. Birçok gazeteci, sanatçı ve akademisyen de Altaylı’ya destek açıklamalarında bulundu.
Bu olay, Türkiye’de basın özgürlüğü, ifade hürriyeti ve hukukun tarafsızlığı konularında yeni bir tartışma başlattı. Her geçen gün artan baskılar karşısında, kamuoyunun gösterdiği tepki ise bu sürecin ne kadar yakından takip edildiğinin açık bir göstergesi oldu.
