İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, son açıklamalarıyla hem İsrail hem de ABD‘ye açık bir şekilde meydan okudu. İsrail’i “terörist Siyonist yapı” olarak tanımlayan Hamaney, bu yapıyla herhangi bir diplomatik temas ya da barış sürecinin mümkün olmadığını belirtti. “Onlarla uzlaşmayacağız, yalnızca güçle karşılık vereceğiz” sözleri, hem bölgede tansiyonun daha da yükseleceğini hem de İran’ın kararlı tutumunun devam edeceğini gözler önüne serdi.
“Terörist Siyonist Yapıyla Hesaplaşacağız”
Ayetullah Hamaney, yaptığı çarpıcı açıklamalarda İsrail’i hedef alarak, bu ülkeyi yalnızca sözle değil, fiilen karşılık verilmesi gereken bir tehdit olarak tanımladı. Özellikle “Terörist Siyonist varlıkla güçlü biçimde hesaplaşılmalı” vurgusu, İran’ın bu konuda herhangi bir yumuşamaya gitmeyeceğini net bir şekilde ortaya koydu.
Hamaney’in konuşmasında şu ifadelere yer verildi:
“Onlarla asla uzlaşmayacağız. İsrail, terörün kendisidir. Biz sadece direnişi ve gücü tanırız. Bu topraklar özgürleşene kadar mücadelemiz sürecektir.”
Bölgedeki Gerilim Tırmanıyor
Bu sert açıklamalar, hali hazırda yüksek olan Ortadoğu’daki tansiyonun daha da artacağına işaret ediyor. İran-İsrail hattındaki gerilim, son aylarda karşılıklı açıklamalar ve dolaylı çatışmalarla tırmanmış durumda. Hamaney’in kullandığı dil, İran’ın sadece siyasi değil, askeri anlamda da hazırlık içinde olduğunun bir işareti olarak yorumlanıyor.
Uzmanlara göre, Hamaney’in sözleri yalnızca İsrail’e değil, aynı zamanda İsrail’in arkasındaki en büyük güç olan ABD’ye de dolaylı bir mesaj niteliği taşıyor. Bu çıkış, İran’ın Filistin meselesinde ödün vermeyeceği ve mücadele çizgisinden sapmayacağı yönündeki politikalarının sürdüğünü ortaya koyuyor.
Uzlaşma Seçeneği Masada Yok
İran’ın dini lideri, geçmişte de benzer söylemler kullanmış olsa da bu kez ton daha sert ve meydan okuyucu. Özellikle “uzlaşma mümkün değil” ifadesi, herhangi bir barış masasına oturma ihtimalini doğrudan reddediyor. Hamaney’in bu yaklaşımı, bölgede barış çabalarının önünde ciddi bir engel olarak değerlendiriliyor.
Bu açıklamalar, aynı zamanda İran’ın direniş ekseni olarak adlandırılan Şii milisler ve diğer müttefikleri için de bir direktif anlamı taşıyor. Lübnan’daki Hizbullah, Yemen’deki Husiler ve Irak’taki milis gruplar bu söylemleri kendi politik hatlarını belirlemede referans olarak alabilir.
ABD’ye Dolaylı Gönderme
Hamaney’in açıklamaları arasında dikkat çeken bir diğer unsur ise ABD’ye yönelik üstü kapalı tehditler. Özellikle İsrail’in arkasındaki siyasi, askeri ve ekonomik desteğin adresi olan ABD, Hamaney’in “güçle karşılık” mesajı kapsamında hedef alınmış görünüyor. Tahran yönetimi, Washington’un Orta Doğu’daki varlığını sürekli olarak eleştiriyor ve bunu bölgede kalıcı istikrarsızlığın kaynağı olarak gösteriyor.
Direniş Söylemi ve Yeni Dönem Vurgusu
Hamaney’in mesajları sadece diplomatik bir duruş değil, aynı zamanda “direniş” ekseninin yeniden canlandırılması anlamına geliyor. İran, İsrail karşıtı söylemlerini iç kamuoyunu konsolide etmek ve dış politikadaki duruşunu pekiştirmek için sıkça kullanıyor. Bu açıklama da hem içeride hem dışarıda İran’ın kararlı pozisyonunu destekleyen bir zemin yaratmayı hedefliyor.