TBMM Genel Kurulu’nda dikkat çeken bir gelişme yaşanıyor. Cumhurbaşkanına TSK’da rütbe bekleme sürelerini değiştirme yetkisi verilmesini içeren yasa teklifi, Meclis gündeminin merkezine oturdu. “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, çok sayıda milletvekilinin sert eleştirilerine neden olurken, teklifin yalnızca TSK ile sınırlı olmadığı ve kamuya dair birçok düzenlemeyi barındırdığı görülüyor.
Muhalefetten Sert Tepkiler: “Bu Yetki Keyfilik Getirir”
Yasa teklifine karşı çıkan isimlerin başında İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta geliyor. Usta, TSK’nın rütbe sistemine ilişkin getirilen düzenlemelerin “keyfiliği” doğuracağını belirtti. Özellikle Cumhurbaşkanına süresiz olarak bekleme süresini uzatma veya kısaltma yetkisi verilmesinin anayasal sınırlamalara aykırı olduğunu vurguladı. “Siz darbecilerden daha fazla darbecisiniz” ifadesiyle iktidarı sert biçimde eleştiren Usta, 15 Temmuz’un artık geçerli bir gerekçe olamayacağını ifade etti.
CHP’li vekiller ise teklifin TSK’nın disiplini ve liyakat sistemi üzerinde yıkıcı etkiler doğuracağını savunuyor. CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, düzenlemenin askeriyedeki terfi sistemini tamamen ortadan kaldıracağını ve ordu içerisinde keyfiyete kapı aralayacağını söyledi.
“Ordu Geleneğine Aykırı”: Askerî Disiplin Tartışması
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan ise yasa teklifindeki değişikliklerin, Türkiye’nin köklü ordu geleneğine doğrudan zarar vereceğini belirtti. Ceylan’a göre, bekleme sürelerinde yapılacak bu tür oynamalar, ordu içinde adaletsizlik duygusunu körükleyecek ve motivasyonu sarsacak. Aynı zamanda, geçmişte Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler için çıkarıldığı ileri sürülen yaş uzatma düzenlemesini hatırlatan Ceylan, “Şimdi kimin önü açılmak isteniyor?” diye sordu.
Rektör Atamaları da Gündemde: Akademiye Müdahale İddiaları
Söz konusu kanun teklifi yalnızca TSK’yı değil, üniversiteleri de kapsıyor. CHP’li vekiller, rektör atama sisteminin de Cumhurbaşkanlığı’na tam yetki vererek değiştirildiğine dikkat çekiyor. Önceden öğretim üyelerinin oylarıyla belirlenen adaylar arasından YÖK’ün sunduğu isimler atanırken, artık rektörler doğrudan Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. Bu durumun üniversitelerde özerkliği ve akademik kaliteyi zayıflattığı savunuluyor.
Sendikal Haklar Sınırlanıyor mu? DEM Parti’den Eleştiri
DEM Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, teklifin bir diğer tartışmalı yönünün kamu çalışanlarının sendikal haklarına kısıtlama getirmesi olduğunu ifade etti. Kayyum uygulamalarının sonlandırılmaması ve kamu emekçisinin örgütlenme hakkının törpülenmesi ise anayasal bir hak olan sendikalaşmaya açık bir müdahale olarak değerlendirildi. Sayyiğit’e göre, gücünü halktan alan bir devletin sendikadan korkması anlaşılır değil.
Yargı Operasyonları ve Çifte Standart Tartışması
Yeni Yol Grubu Başkanvekili Özdağ, belediyelere yönelik yargı operasyonlarında çifte standart uygulandığını iddia etti. Geçmişte bazı belediye başkanlarına veya bakanlara yönelik işlem yapılmamasını hatırlatan Özdağ, hukukun şeffaf ve eşit uygulanması gerektiğini vurguladı. “Temiz eller” operasyonlarına ihtiyaç olduğunu belirten Özdağ, hukuk devleti ilkesinin çiğnendiğini ifade etti.