Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına sert tepki gösterdi. Konsey, bu kararı yalnızca bir yargı süreci değil, aynı zamanda demokrasiye yönelik açık bir saldırı olarak değerlendirdi.
“İmamoğlu Serbest Bırakılmalıdır” Mesajı Verildi
Kongre Başkanı Cools Marc, yaptığı açıklamada, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluk durumunu eleştirdi. Marc, “Belediye Başkanı İmamoğlu’nun tutukluluğu demokrasiye saldırıdır; derhal serbest bırakılmalıdır” diyerek, Avrupa Konseyi’nin net tavrını ortaya koydu.
Bu çıkış, Avrupa kurumlarının Türkiye’deki demokratik işleyişe dair taşıdığı endişeleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Genel Sekreter Mori: “Dayanışma İçindeyiz”
Aynı şekilde, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Genel Sekreteri Mathieu Mori de konuyla ilgili yazılı bir açıklama yayımladı. Mori, İmamoğlu’nun tutuklanmasını “demokrasiye doğrudan bir müdahale” olarak nitelendirdi.
“Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi olarak Başkan İmamoğlu ile dayanışma içindeyiz. Bu tutuklama, sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi boyutlar taşıyan bir gelişmedir.”
Avrupa Konseyi’nden Gelen Tepki Ne Anlama Geliyor?
Avrupa Konseyi’nin bu sert tepkisi, sadece bir dayanışma mesajı olarak değil, aynı zamanda uluslararası kamuoyunun Türkiye’deki demokrasi ve hukuk sistemine olan güvenini sorgulayan bir uyarı niteliği taşıyor. İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından gelen bu açıklamalar, uluslararası ilişkiler düzeyinde ciddi bir yankı uyandırdı.
Yerel yönetimlerin demokratik temsiliyetine vurgu yapan Konsey, bu tarz müdahalelerin sadece bireyleri değil, seçmen iradesini de hedef aldığını belirtiyor.
Tutuklama Kararı Avrupa’da Yakından İzleniyor
İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası hem siyasi çevrelerde hem de uluslararası gözlem kuruluşlarında dikkatle takip edilen süreç, Avrupa Konseyi’nin açıklamalarıyla daha da ciddiyet kazandı.
Avrupa Konseyi’nin İmamoğlu ile dayanışma mesajı, Türkiye’nin demokrasi siciline ilişkin eleştirilerin yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Sürecin nasıl ilerleyeceği ve Türkiye’nin bu eleştirilere nasıl yanıt vereceği merak konusu olmaya devam ediyor.