Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, yaklaşık 149 gün süren tutukluluğunun ardından Silivri Cezaevi’nden tahliye edildi. Kamuoyunda geniş yankı uyandıran tahliye sonrası açıklamalarda bulunan Özdağ, hukukun siyasallaştığını ve ülkede anayasal hakların güvence altında olmadığını ifade etti. Özdağ, “Herkesin eşit vatandaş olduğu bir Türkiye’yi yeniden inşa etmeliyiz” sözleriyle dikkat çekti.
Tahliye Kararı: Mahkemeden Şaşırtıcı Hüküm
Özdağ’ın, “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması, Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu kampüsünde görüldü. Mahkeme, Ümit Özdağ’ın suçu sabit gördü ve kendisine 2 yıl 4 ay 3 gün hapis cezası verdi. Ancak, bu kararla birlikte herhangi bir adli kontrol şartı uygulanmadan tahliye edilmesine karar verildi.
Bu gelişmeyle birlikte Özdağ, 5 ay süren tutukluluğunun ardından serbest bırakılmış oldu. Ancak karar, hem siyasi hem de hukuki açıdan tartışmaları da beraberinde getirdi.
“Bu Bir Demokrasi ve Hukuk Nöbetiydi”
Cezaevi çıkışında basına açıklamalarda bulunan Ümit Özdağ, sözlerine kendisini yalnız bırakmayan partililere teşekkür ederek başladı. “Burada 149 gün boyunca soğukta nöbet tutan tüm Zafer Partililere içten teşekkür ediyorum. Bu bir demokrasi ve hukuk devleti nöbetiydi” diyerek, yaşanan sürecin yalnızca bireysel değil, toplumsal bir mücadele olduğunu vurguladı.
Özdağ, tahliyesinin bir beraat olmadığını da vurgulayarak, “2 yıl 4 ay hapis cezası aldım ve tahliye edildim. Ancak bu sürecin hem istinaf hem de Yargıtay aşaması var. Ben bu davadan beraat edeceğime inanıyorum” ifadelerini kullandı.
“Delil Yok Ama Ceza Var”
Zafer Partisi lideri, kendisine yönelik suçlamaların hiçbir somut dayanağı olmadığını savundu. “Kayseri’de Suriyelilere yönelik tepkiyi kışkırttığım iddiası tamamen mesnetsiz. Ne savcılığın elinde belge var ne de adım bir suçla ilişkilendiriliyor. Buna rağmen ceza verildi. Bu, siyasetin yargı eliyle sindirilmesinin çok açık bir örneği” diyerek durumu eleştirdi.
Ümit Özdağ, beş ay boyunca tek kişilik hücrede tutulduğunu, hakkında “hiçbir suç delili bulunmadığını” vurguladı. “Suçsuz olduğuma dair yüzlerce delil var ama aleyhime tek bir kanıt yok. Buna rağmen cezaevinde tutuldum” sözleriyle hukuk sistemine duyduğu güvensizliği dile getirdi.
“Ekrem Bey’le Sadece Selamlaşabildik”
Silivri Cezaevi’nde Ekrem İmamoğlu ile aynı dönemde tutuklu bulunan Özdağ, görüşüp görüşmediği yönündeki soruya da yanıt verdi. “Tek kişilik odada kaldığım için görüşme mümkün olmadı. Avukat görüşü sırasında üç kez selamlaşabildik. O kadar.” diyerek sınırlı bir temasın gerçekleştiğini söyledi.
“Şükür Namazına Bile İzin Yok”
Tahliye sonrası planladığı ilk eylemin bir camide şükür namazı kılmak olduğunu belirten Özdağ, güvenlik gerekçesiyle buna izin verilmediğini belirtti. “Jandarma, camide kalabalık oluşur diye izin vermedi. Bu da yaşadığımız atmosferi özetliyor” diyerek sistemdeki çarpıklıklara işaret etti.
“Yeni Bir Türkiye’yi Hep Birlikte İnşa Edeceğiz”
Tahliyesinin ardından Ankara’ya döneceğini belirten Ümit Özdağ, siyasi mücadelesine kaldığı yerden devam edeceğini söyledi. “Hiçbirimizin yasal ve anayasal hakları güvence altında değil. Eşit vatandaşlık temelinde, herkes için adaletin geçerli olduğu yeni bir Türkiye’yi hep birlikte inşa etmeliyiz” sözleriyle mesajını net biçimde iletti.
