1 Mayıs itibarıyla yürürlüğe giren yeni düzenleme, ev, arsa ve tarla gibi gayrimenkul alımlarında vatandaşın cebini daha da yakacak. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, tapu işlemleri sırasında ödenen döner sermaye bedeline yüzde 50 ile yüzde 200 arasında değişen oranlarda zam yapıldı. Böylece kısa süre içinde döner sermayeye gelen ikinci zam, halkta büyük tepkiye yol açtı.
Vatandaşa Bir Yılda Yüzde 116 Zam Yansıtıldı
Daha yılın başında 2.466 TL olarak tahsil edilen döner sermaye ücreti, önce 3.549 TL’ye, ardından 1 Mayıs itibarıyla 5.324 TL’ye yükseltildi. Bu artışla birlikte bir yıl içinde vatandaşın ödediği döner sermaye bedelindeki toplam artış yüzde 116’ya ulaştı. Artışın deprem sonrası hayata geçirilmesi ise tepkilerin odağı haline geldi. Zira geçmişte yaşanan afetlerin ardından da benzer ekonomik yüklemeler yapılmış ve bu uygulama “deprem fırsatçılığı” olarak eleştirilmişti.
Yabancılara Rekor Artış: Yüzde 332 Zam
En dikkat çeken değişiklik ise yabancı yatırımcıları ilgilendiriyor. Gayrimenkul satın alan yabancıların ödediği döner sermaye bedeli, yıl başında yapılan yüzde 44’lük zamla 3.851 TL’den 5.543 TL’ye çıkarılmıştı. Ancak 1 Mayıs düzenlemesiyle bu bedel 16.629 TL’ye kadar yükseltildi. Böylece yıl genelinde yabancılara yönelik zam oranı yüzde 332’yi buldu.
Bu rekor artışla birlikte Türkiye’den ev almak isteyen yabancıların karşılaştığı maliyet katlandı. Öte yandan, vatandaşlar için yapılan zam oranı yüzde 116 iken, kamu kurumları ve bankalar için de yüzde 200’lük zam uygulaması yürürlüğe girdi.
Şehir Merkezinde Ekstra Yük: 3 Kat Uygulama
Yeni düzenlemeye göre tapudaki döner sermaye bedeli, gösterge ücretinin yerleşim yerine göre kat sayılarla çarpılmasıyla belirleniyor. Örneğin İstanbul’un Maltepe veya Ankara’nın Keçiören ilçesinde ev alan bir kişi, evin satış fiyatına ek olarak en az 5.323 TL daha ödemek zorunda kalacak. Çünkü şehir merkezlerinde döner sermaye bedeli 3 kat, diğer bölgelerde ise 2 ya da 2.5 kat oranında tahsil ediliyor.
Toplanan Paranın Sadece Yüzde 10’u Kentsel Dönüşüme
Gayrimenkul alım satımında uygulanan tapu harcı, satış bedeli üzerinden yüzde 4 oranında alınırken, bunun dışında eklenen döner sermaye bedeli sadece “görünürde” deprem gerekçesiyle artırılıyor. Ancak bu kalemden elde edilen gelirlerin yalnızca yüzde 10’u kentsel dönüşüm için kullanılıyor. Kalan tutar ise bütçe açıklarını kapatma ve personel giderleri gibi farklı alanlara yönlendiriliyor.
Bu durum da eleştirilerin hedefinde. Çünkü vatandaşın deprem korkusu üzerinden yapılan ekonomik yüklemelerin büyük bir kısmının doğrudan depremle ilgili olmayan giderleri finanse ettiği ortaya konuyor.
Tepkiler Büyüyor: “Deprem Değil, Vatandaş Cezalandırılıyor”
Uzmanlar ve muhalefet temsilcileri, döner sermaye bedelinde art arda gelen bu zamları sert dille eleştiriyor. Özellikle de kentsel dönüşüm amacıyla toplanan paraların sadece küçük bir kısmının bu amaca hizmet etmesi, kamuoyunda güven sorununa yol açıyor. Artan konut fiyatları ve yüksek vergilerle mücadele eden halk, şimdi de tapudaki zam furyasının altında ezilmeye başladı.
Kamu ve Şirketlere de Aynı Oranla Zam
Sadece bireysel alıcılar değil, belediyeler, kamu kurumları, bankalar ve özel şirketler de tapu işlemleri sırasında aynı oranda zamla karşı karşıya kaldı. Bu kurumların gerçekleştirdiği her tapu sorgusu için ödeyecekleri döner sermaye bedeli de yüzde 200 oranında artırıldı. Böylece sadece vatandaş değil, kurumsal aktörler de bu artıştan doğrudan etkilenecek.