Ataması yapılmayan öğretmenler, ek atama talebiyle İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde güçlü bir eylem gerçekleştirdi. Pankartlar, sloganlar ve kararlı bir toplulukla düzenlenen protestoda, öğretmenler yalnızca kontenjan değil, aynı zamanda adalet de talep etti. “Atanmayan öğretmen yoktur, atamayan bir sistem vardır” sloganı, eylemin ruhunu ortaya koyan en çarpıcı ifadelerden biri oldu.
“Gerçek Öğretmenler Burada”
İstanbul’un göbeğinde gerçekleşen eylemde, öğretmenler “Bu meydan okullardan daha Tekin çünkü burada gerçek öğretmenler var” yazılı pankartlarla seslerini duyurdu. “Öğretmenler burada, kadro nerede?”, “Eğitim yanıyor, Yusuf Tekin susuyor” gibi sloganlarla hükümet yetkililerine çağrıda bulunuldu. Açıklamalarda özellikle Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hedef alınarak istifaya davet edildi.
“15 Bin Kontenjanı Kabul Etmiyoruz”
Öğretmenler, 2024 KPSS sonrası yapılan atamalarda yaşanan adaletsizliklere dikkat çekti. Özellikle 15 bin kişilik kontenjanın yetersizliği, branşlar arasında yapılan dengesiz dağılım ve liyakat ilkesinin göz ardı edilmesi eleştirilerin odak noktasındaydı. Coğrafya, felsefe, sosyal bilgiler, fizik, biyoloji ve görsel sanatlar gibi birçok alanda atama sayılarının öğretmen ihtiyacına göre oldukça düşük kaldığı vurgulandı.
“Bizi Sayılarla Susturamazsınız”
Öğretmenler adına açıklama yapan Saime Turgut, eylemin yalnızca bir talep değil, aynı zamanda bir varoluş mücadelesi olduğunu dile getirdi. Turgut, “Biz öğretmeniz. Biz sabrettik ama artık susmuyoruz” diyerek sözlerine başladı ve devam etti:
“Branş adaleti istiyoruz. Bazı bölümlere binlerce kontenjan ayrılırken bazı alanlar tamamen yok sayıldı. Bu dağılım ne bilimsel ne vicdani ne de adaletli. Bu ülkenin genç, idealist öğretmenleriyiz. Bizi sayılarla, oranlarla susturamazsınız.”
Ücretli Öğretmen Gerçeği: 86 Bin Kişilik Bir Çelişki

Öğretmenler, ücretli öğretmenlik sistemine de sert tepki gösterdi. 2024-2025 döneminde resmi rakamlara göre Türkiye genelinde 86 bin 136, sadece İstanbul’da ise 19 bin 757 ücretli öğretmenin görev yaptığı hatırlatıldı. Bu tabloya işaret eden protestocular, “Madem ihtiyaç bu kadar büyük, neden bizler atanmıyoruz?” sorusunu yöneltti. Bu çelişkinin mesleğin itibarını ve öğrencilerin akademik başarısını zedelediği kaydedildi.
“Mülakat Değil, Liyakat Esas Alınmalı”
Eylemde ayrıca atama süreçlerindeki mülakat sistemine karşı da tepkiler dile getirildi. Katılımcılar, öğretmen atamalarında liyakatin esas alınmasını ve keyfi uygulamalara son verilmesini talep etti. “Sınıfımız yoksa sokaklar bizim kürsümüzdür. Tahtamız yoksa megafon bizim sesimizdir” sözleri, öğretmenlerin kararlılığını sembolize etti.
Talepler Net: Şeffaflık, Adalet, Planlama
Eylemin sonunda öğretmenler üç temel talepte birleşti:
- En az ücretli öğretmen sayısı kadar ek atama yapılmalı
- Branş kontenjanları adil ve şeffaf biçimde belirlenmeli
- Atamalarda liyakat ve planlama esas alınmalı, mülakat kaldırılmalı
Bu eylem, yalnızca mevcut kontenjan krizine değil, aynı zamanda eğitim politikalarındaki yapısal sorunlara karşı yükseltilmiş güçlü bir itiraz niteliği taşıdı.