Samsun’un Terme ilçesinde meydana gelen heyelan faciası, bir aileyi hayattan kopardı. Akaryakıt istasyonunda yaşanan çökme sırasında Adem Kaya ile iki küçük kızı yaşamını yitirirken, eşi ise ağır yaralı kurtarıldı. Ancak asıl yankı uyandıran detay, istasyonun sahibi 80 yaşındaki M.Z.G.’nin ifadeleri oldu. Savunması, adeta pes dedirtti!
Faciada Üç Can Hayatını Kaybetti
Gece saatlerinde etkili olan sağanak yağış sonrası Terme ilçesindeki dağlık bölgeden kopan dev kayalar, akaryakıt istasyonunun araç yıkama bölümüne doğru hızla yuvarlandı. O sırada araç yıkayan Adem Kaya (36), kızları 5 yaşındaki Açelya ve 7 yaşındaki Alya Kaya’nın üstüne kaya parçaları düştü. Üçü de olay yerinde can verdi. Ağır yaralanan anne Çiğdem Kaya ise mucize eseri kurtarıldı.
Yürek Yakan Cenaze: Baba ve İki Küçük Kız Toprağa Verildi
Yaşanan trajedinin ardından hastanede tedavi altına alınan Çiğdem Kaya, ailesini kaybetmenin derin acısıyla yaşam mücadelesi veriyor. Terme halkı gözyaşları içerisinde baba ve iki kızını son yolculuğuna uğurladı. Cenazede acı ve öfke bir aradaydı.
Gözaltılar ve Adli Süreç Başladı
Heyelan sonrası yaşanan can kayıpları, ihmalleri gündeme getirdi. Olayla ilgili soruşturma başlatan savcılık, istasyonun sahibi M.Z.G. ve işletme müdürü K.Y.’yi gözaltına aldı. İşletme müdürü, hakkında yeterli belge ve sorumluluğu ispatlayan kanıt bulunmadığı için adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak 80 yaşındaki istasyon sahibi, taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olmak suçlamasıyla tutuklandı.
“Bunda Benim Ne Suçum Var?” – Pes Dedirten Savunma
Tüm kamuoyu yaşananların şokunu yaşarken, olayın sorumlusu olarak tutuklanan M.Z.G.’nin mahkemede verdiği ifade adeta infial yarattı. Savunmasında “İstasyonda kaçak yapı yok. Yıkama bölümü yasal olarak vaziyet planında yer alıyor” diyen M.Z.G., sorumluluğu doğa olaylarına yükledi.
Tokat ve Taşova merkezli yaşanan depremleri gerekçe göstererek “Samsun’da da hissedilen depremler, dağdaki kayaları yerinden oynatmış olabilir. Bunun benimle ilgisi yok. Neden gözaltındayım?” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, acılı ailenin ve kamuoyunun tepkisini daha da büyüttü.
Olayın Ardından Yetkililer Ne Dedi?
Facianın ardından bölgedeki yapıların denetlenip denetlenmediği, zemin etüt raporlarının yeterli olup olmadığı ve bölgeye yapı izni nasıl verildiği gibi sorular gündeme geldi. Uzmanlar, özellikle heyelan riski taşıyan bölgelerde inşa edilen işletmeler için daha sıkı denetimlerin şart olduğunun altını çiziyor.
Heyelan Riski Biliniyor Muydu?
Bölge sakinlerine göre, istasyonun bulunduğu konum yıllardır heyelan riski taşıyordu. Ancak gerekli önlemlerin alınmadığı ve özellikle araç yıkama alanının tehlikeye açık olduğu iddialar arasında. Bu durum, yaşananların tamamen öngörülemez değil; ihmaller zincirinin bir sonucu olabileceğini düşündürüyor.