İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, 19 Mart’taki operasyonun ardından tutuklanan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün için anlamlı bir çağrıda bulundu. Cezaevinde yaşadığı yalnızlık dolu günleri anlatan Polat, o anlarda dayanışmanın gücünü hissettiğini vurguladı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Onları karanlıkta yalnız bırakmayalım” ifadelerini kullanan Polat, duygu dolu sözleriyle dikkat çekti.
Cezaevinde Bir Başına: “Türkülerle Yalnızlığımı Unuttum”
Gözaltı sürecinde nezarethanede yalnız başına kaldığı dört günü anlatan Mahir Polat, duygularını şu sözlerle ifade etti:
“İlk gün ayrı ayrı alındığımız için hiç bilmediğim bir yerde Emrah’ın ve arkadaşlarımın nerede olduğunu öğrenemedim. Tek başımaydım. Gözümü kapattığımda rüzgar gibi bir türkü sesi tüm koridorlarda yankılanmaya başladı. Tatlı bir yel gibi sadece bana değil, tüm kolluk görevlilerinin de gönüllerine değdi o ses.”
Bu anlatımıyla cezaevindeki duygusal atmosferi çarpıcı biçimde yansıtan Polat, türkülerin umut olduğunu vurguladı.
Sosyal Medyada Dayanışma Çağrısı
Paylaşımında sosyal medya dayanışmasına özel vurgu yapan Mahir Polat, Emrah Şahan ve Gürkan Akgün‘ün hesaplarının takip edilmesini istedi. “Her an aklımda onların karanlıkta ve sessizlikte kaldığı var. Lütfen yalnız bırakmayalım” diyerek çağrıda bulundu.
Bu çağrının sadece bireysel değil, toplumsal bir sorumluluğu işaret ettiğini belirten Polat, “Benim sizden varsa bir dilek hakkım, onların sosyal medya hesaplarını takip etmeniz ve çevrenizi de teşvik etmenizdir” dedi.
Bir Dizeyle Bitirdi: “Mazlum Davut Sulari’yi Ağlatır”
Dayanışma mesajını, Erzincanlı ozan Davut Sulari’den bir dizeyle noktalayan Mahir Polat, duygularını şu sözlerle ifade etti:
“Emrah Çayırlılıdır, ben de ona Erzincan’ın derin seslerinden Davut Sulari’den sevgiyle bu türküyü gönderiyorum.”
Alıntıladığı dize ise şu şekildeydi:
“Aradan kalktı mı hürmetle hatır / Gelen günler geçen günü aratır / Mazlum Davut Sulari’yi ağlatır / Sefil sergan olmak reva mı bize…”
Bu dizelerle, yalnız bırakılan dostların hatırlanması gerektiğini ve mücadele edenlerin yanında durmanın vicdani bir sorumluluk olduğunu açıkça ifade etti.
Sessizliğe Karşı Birlik Olma Zamanı
Polat’ın mesajı yalnızca bir paylaşım değil, aynı zamanda karanlıkta kalanları görünür kılma çağrısıydı. Toplumsal hafızayı diri tutmak ve dayanışmayı büyütmek adına yapılan bu çağrı, sosyal medyada da büyük yankı uyandırdı.
Bugün gelinen noktada, özellikle kamusal görevlerde bulunan isimlerin adalet, vicdan ve toplumsal dayanışma ekseninde yalnız bırakılmaması gerektiği daha net bir biçimde ortaya çıkıyor.