Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden anlamlı bir çağrıda bulundu. Mesajında toplumsal birlikteliğe, umuda ve demokrasiye vurgu yapan İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı, herkesi ay yıldızlı Türk Bayrağı ile meydanları, evleri ve hatta dijital alanları donatmaya davet etti.
Sessiz Hücreden Yükselen Birlik Çağrısı
Silivri Cezaevi’nden paylaştığı mesajda İmamoğlu, sadece siyasal bir lider olarak değil, aynı zamanda halkın sesi olarak konuştu. “Adalet, huzur, barış ve eşitlik için” ifadeleriyle başlayan çağrısında, Türkiye’nin dört bir yanını kapsayan güçlü bir birlik mesajı verdi. Bayramın simgesi olan 23 Nisan’ı yalnızca çocuklara değil, tüm topluma ait bir ortak değer olarak işaret etti.
İmamoğlu’nun sözleri şöyleydi:
“Aziz milletim, çok değerli vatandaşlarım; bugün sizlere Silivri’deki hücremden önemli bir çağrıda bulunmak istiyorum. Gelin hep birlikte 23 Nisan’dan 19 Mayıs’a; evlerimizde, iş yerlerimizde, köylerimizde, kentlerimizde, arabalarımızda, cep telefonlarımızda yani her yerde… Ay yıldızlı şanlı Türk Bayrağımızı dalgalandıralım.”
23 Nisan’dan 19 Mayıs’a: Simgesel Bir Yürüyüş
İmamoğlu’nun vurguladığı 23 Nisan – 19 Mayıs tarih aralığı, sadece iki önemli milli bayramı kapsamakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal uyanış ve gençliğe adanmış bir geleceğin altını çiziyor. Bu çağrı, semboller üzerinden yükselen bir dayanışma mesajı olarak dikkat çekiyor. Bu tarih aralığında bayraklarla süslenmiş balkonlar, sokaklar ve dijital ortamlar; sessiz bir yürüyüşün, kararlı bir iradenin simgesi olabilir.
Bu çağrının yalnızca sembolik bir eylem olmadığı açık. Aynı zamanda, halkı ortak değerlere, demokrasiye ve hak arayışına davet eden bir direniş ve dayanışma çağrısı niteliği taşıyor. İmamoğlu, “Fikri hür, vicdanı hür nesiller için” diyerek, geleceğin inşasında herkesin rolü olduğuna dikkat çekiyor.
Siyasi Tutukluluk Değil, Toplumsal Uyanış Mesajı
İmamoğlu’nun bu mesajı, siyasi bir tutukluluğun ötesinde bir direniş çağrısı. Silivri’de bir hücrede dahi olsa, sesini tüm ülkeye duyurmayı başaran bir lider profili çiziyor. Mesajında yalnızca siyaset değil; aynı zamanda ekoloji, ekonomi ve eğitim gibi temel toplumsal sorunlara da vurgu yapıyor. “Temiz çevre, bereketli topraklar, adil bir ekonomi” gibi kavramlarla halkın gündemini yakalayan İmamoğlu, bayrak çağrısını geniş bir vizyonla sunuyor.
Tüm bu ifadeler, İmamoğlu’nun yalnızca siyasi bir figür değil; aynı zamanda toplumun beklentilerine yanıt veren, kapsayıcı ve vizyoner bir lider olduğunu gösteriyor. Bayrak çağrısı, bir eylemden çok daha fazlası; halkın sesi olma iddiası.
