TÜRK-İŞ, asgari ücret ile ilgili önerilerini kamuoyuna duyurdu. Bugüne kadar açıklamamalarının sebebi, işverenlerin hükümetin açıklama yapmasını beklemeleri olduğu belirtildi. TÜRK-İŞ temsilcisi, şu anki ekonomik durum hakkında değerlendirme yaparak, Sayın Mehmet Şimşek‘in “ülke iyiye gidiyor” açıklamasını referans aldı. Eğer ülke gerçekten iyiye gidiyorsa, asgari ücretin geçim ücreti haline geldiği vurgulandı.
Önerilerinin arka planında, asgari ücretli işçilerin yaşam standartlarının iyileştirilmesi amacı yatıyor. Bu doğrultuda, işçilere nefes aldıracak bir geçim ücreti açıklanmasının önemi vurgulandı. TÜRK-İŞ, asgari ücrette %45 enflasyon üzerinden %20 refah payı eklenmesi gerektiğini açıkladı. Bunadayanarak, asgari ücretin 29.583 TL olarak belirlenmesini önerdi.
TÜRK-İŞ: Madem İyiye Gidiyoruz, Hükümet Geçim Ücretini Belirlesin
İşçilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve geçim sıkıntısının azaltılması adına, bu teklifin dikkate alınması gerektiği ifade edildi.
TÜRK-İŞ, asgari ücretle ilgili önemli açıklamalar yaptı. Şu anki ekonomik durumu değerlendiren Sayın Mehmet Şimşek’in “ülke iyiye gidiyor” ifadesi, işçilerin yaşam koşullarındaki gerçeği yansıtmıyor. Eğer ülke gerçekten iyi bir noktadaysa, o zaman asgari ücretin geçim ücreti haline geldiği belirtiliyor. İşçilerin iş ve aile hayatlarını sürdürebilmeleri için nefes aldıracak bir geçim ücretinin açıklanması gerektiği ifade ediliyor.
TÜRK-İŞ, asgari ücretli işçiler olarak, %45 enflasyon oranı üzerinden bir hesaplama yaparak önerilerini sundu. Buna göre, işçilere %20 refah payı eklenerek yeni asgari ücretin 29.583 TL olması gerektiği belirtildi. Bu öneri, işçilerin yaşam standartlarını artırmak ve geçim sıkıntısını hafifletmek amacı taşıyor.
Asgari ücretli işçiler olarak TÜRK-İŞ’in önerisi, %45 enflasyon üzerinden %20 refah payı eklenerek belirlenen toplam miktarın 29.583 TL olmasıdır. Bu teklifin, işçilerin gerçek yaşam koşullarını iyileştirmeye yönelik bir adım olduğu vurgulanıyor.
Bir Sonraki Toplantı Ne Zaman?
Bir sonraki toplantının ne zaman olacağına dair belirsizlik ifade edilerek, “Ben bir sonraki toplantıyı bilmiyorum; rakam bu. Verirlerse imza atarız, vermezlerse orada olmayız” denildi. İşçilerin taleplerinin karşılanıp karşılanmayacağı merakla bekleniyor.