Mersin Barosuna kayıtlı Avukat İsmail G., 7 emekçinin alacakları için açılan icra davası kapsamında Tarsus Belediyesi hakkında haciz süreci başlatmış lakin İsmail G. haciz sürecine belediye liderinin makam odasından başlaması nedeniyle tartışmaya neden olmuştu. İsmail G.’nin haciz süreci sırasında belediyeye AKP ilçe lideriyle birlikte gelmesi, haciz süreci sırasında görüntü çektirmesi ve bunların servis edilmesi de tartışmaları alevlendirmişti.

CHP Küme Başkanvekili Ali Becerikli Başarır, yaşananları siyasi operasyon olarak yorumlarken Tarsus Belediyesi de Avukat İsmail G. hakkında Mersin Barosuna şikayette bulunmuştu.

Tarsus Belediye meclisinin Ekim ayı olağan meclis toplantısında muhalefet sıralarından gelen soru üzerine bir açıklama yapan Belediye Başkanı Ali Boltaç haciz sürecini gerçekleştiren avukatı çalışanları yanlış yönlendirmekle ve haciz süreci sırasında çekilen imajların basına servis edilmesi ile ilgili suçladı.

Boltaç’ın sözlerinin akabinde Mersin Barosu harekete geçerek toplumsal medya hesabından CHP’li başkanı kınayan bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Belediye Lideri Ali Boltaç’ın Avukat İsmail G. hakkında küçük düşürücü tabirler kullandığı iddia edildi.

BARO SEÇİMİ ÖNCESİNDE AÇIKLAMA GELDİ

Mersin Barosu tarafından yapılan bu açıklamanın gelecek hafta yapılacak olan baro seçimlerinin öncesine gelmesi dikkat çekti.

Mevcut Lider Gazi Özdemir’in birebir vakitte Genç MÜSİAD’ın lideri da olan Avukat İsmail G.’ye destek olması baro seçimleri öncesinde soru işaretlerine neden oldu.

BELEDİYENİN ŞİKAYET DİLEKÇESİNE KARŞILIK VERİLMEDİ

Tarsus Belediye Başkanlığı’na yapılan hacizin çabucak akabinde Belediye Lideri Ali Boltaç’ın avukat hakkında baroya suç duyurusunda bulunduğu ve bugüne kadar bu müracaata Baro tarafından hiçbir formda karşılık verilmediği de edinilen bilgiler ortasında yer alıyor.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, İstanbul’da Semih Çelik tarafından katledilen 19 yaşındaki İkbal Uzuner ve Ayşegül Halil için aksiyon düzenledi. 

İkbal Uzuner’in katledildiği tarihi Fatih surları önünde bir ortaya gelen bayanlar, “Cezasızlığa son vereceğiz, tacizi, cinayeti durduracağız!”, “Bakanlık aç gözünü, bayanlar burada öldürüldü”, “Hayatımız bu kadar ucuz olmamalı”, “Umutsuzluğa kapılırsan bu kalabalığı hatırla” pankartları taşıdı.

CİNAYETİN İŞLENDİĞİ YERE ÇIKTILAR

Eylemcilerden kimileri İkbal Uzuner’in öldürüldüğü Fatih surlarına çıkarak slogan attı. 

Eylemde ayrıyeten, “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Seyretme, maddeyi uygula AKP” sloganları atıldı.

ANKARA BAYAN PLATFORMU DA ANKARA İÇİN DAVET YAPTI

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun İstanbul’daki aksiyonunun akabinde Ankara Bayan Platformu da Ankara için davette bulundu.

Platformun davet metninde, “Erkek şiddetinin mazereti olmaz, bayanların öldürülmediği yarın için birlikte yürüyelim” tabirleri yer aldı.

Ankara’daki hareket, saat 19.00’da Kolej metroda başlayacak.

Kırım Tatar Ulusal Meclisi üyesi ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gayana Yüksel’in başkanlığında 20 Ağustos’ta kurulan Şefika Gaspıralı Uluslararası Kadın Birliği, dün Kırım Derneği’nde düzenlediği “Kadın Aydınlanmasının Öncüllerinden Şefika Gaspıları” isimli panelle birinci aktifliğini yaptı.

Etkinliğe birinci Türk bayan milletvekillerinden Şefika Gaspıralı’nın torunu Gülnara Seitvaniyeva da katıldı. Etkinlik öncesi Birliğin başkanı Gayana Yüksel ve birliğin yöneticilerinden Dr. Serra Menekay Cumhuriyet’e verdikleri röportajla birliğin emellerini açıkladı.

‘TÜRKİYE’DE VE KIRIM’DA BAYANLAR ÇALIŞKAN’

Gayana Yüksel, birliğin kökeninin 2016’da kurulan “Şefika Gaspıralı Bayan İnsiyatifi”ne dayandığını belirterek, “Dernekte olan bayanlar ve çocuk halk dansları topluluğunda yer alan çocukların velileri bu insiyatifte çalışmaları sürdürdü. O vakit bu yana aşikâr çalışmalar yapıldı. Kırım’daki birtakım toplantılara katıldılar. Türkiye’ye geldiğimde şunu gördüm; burada da, Kırım’da da bayanlar çok çalışkan. Çok mahir. İnanılmaz derecede hem toplumsal hayatta, hem çalışma hayatında yetenekliler. Durum bu türlü olunca bu çalışmayı yeni bir düzeyde yapılması gerektiğini düşündük. Böylelikle 20 Ağustos’ta Şefika Gaspıralı Milletlerarası Bayan Birliği’ni kurduk. Türkiye’nin maddelerine nazaran bir dernek kurarak yola çıktık” dedi.

‘KADIN UĞRAŞININ DİNİ, LİSANI, IRKI YOK’

Birliğin milletlerarası bayan sıkıntılarına odaklanacağını belirten Yüksel, “Birliğimiz bir Kırım-Tatar derneği. Fakat yalnızca Türkiye ve Kırım’daki bayanlar özelinde çalışmayacağız. İşimizi büyütüp memleketler arası platformda çalışmak istiyoruz. Buradaki bayanlar potansiyeli ve imkanları düşük değil. Bu nedenle bu çalışmayı daha da büyütmemiz lazım” diye konuştu. Derneğin çalışmalarına ait konuşan Dr. Menekay ise “Örneğin Filistin’da acı çeken bayanları, Uygur Özerk Bölgesi’nde baskı altında bulunan bayanları da kapsamak istiyoruz. Bütün dünyada bayan olmanın kederiyle ulaşan bayanları temsil etmek istiyoruz. Derneğimiz nüvesi Şefika Gaspıralı’dan çıktığı için Kırım özelliğinde duruyor üzere gözükse de Kırım özelinde kalsın istemiyoruz. Zira Şefika Gaspıralı’nın dünyadaki bayanlara mücadelerinde önermeleri var. Bunları da yaymak istiyoruz. Bayan özelinde bu işi büyütmek istedik. Zira bu çabanın dini, lisanı, ırkı yok” tabirlerini kullandı.

‘ULUSLARARASI HUSUSLAR TÜRKİYE’DE FARKLI ALGILANIYOR’

Dünyanın her bölgesinde bayan haklarının gasp edildiğini vurgulayan Yüksel, “Ben Ukrayna’dan geliyorum. Ortodoks bir ülke. Burada da bayanların meseleleri var. Bayan teşkilatı olarak izlediğimiz birinci yol, bu sorunları konuşmak. Bu sıkıntıları tespit edip, konuşmak. İkincisi eğitim. Bu mevzularda eğitim çok kıymetli. Eğitimleri yalnızca bayanlar ortasında vermek de kâfi olmuyor. Toplum eğitiminden bahsediyoruz. Üçüncüsü bu çalışmaları öteki milletlerarası örgütlerle ortaklaşa çalışmak ve dördüncüsü devletle çalışmak. Zira devletten ve toplumdan karşılık gelmezse bu mevzular konuşulmuyor. Toplumun pozisyonu çok önemli” sözleriyle derneğin çalışmalarını özetledi. Yüksel, derneğin yeni kurulmasına rağmen ABD, Romanya ve Polonya’da temsilciliklerin açıldığını aktardı. Menekay, Kırım Türklerinin 20 farklı ülkede yaşadıklarını anımsatarak, “Bizin avantajımız böylesine geniş bir altyapımızın olması. Bu ülkelerde de Kırım dernekleri var. Biz daima bu dernekleri taze tutmaya çalışıyoruz. Bu altyapıyı kullanarak süratlice büyümeyi amaçlıyoruz. Bu bir maya olacak bize” dedi.

‘TÜRK KADININI ANLATMAK İSTİYORUZ’

Türk tarihinde bayan liderlerin olduğunu vurgulayan ikili; tarihi dokuların bayan hareketine aktarılması gerektiğini belirtti.

Menekay, “Bu farkındalık çok kıymetli. Sanatçı Pınar Ayhan’la birlikte sahneye çıkardığımız ‘Mızrak Duruşlu Kadınlar’ oyunu tam da Türk bayanın tarihi özelliğini anlatan bir oyun. Tomris Hatun’dan alıp Şefika Gaspıralı’lardan alıp Bayan Ulusal Voleybol Takımı’na kadar getiriyoruz. Birlik olarak da aralık ayındaki etkinliklerimizden birisi bu gösterimin İngilizce versiyonunu Ankara’daki tüm diplomatik misyona göstermek olacak. Bunu yalnızca bize değil, dünyaya göstermek istiyoruz. Biz aslında biliyoruz, DNA’mızda var bu” dedi. Şefika Gaspıralı çok kıymetli bir isim olduğunu ve gerekli değerin gösterilmediğini aktaran Yüksel, “Türk tarihinde Şefika Gaspıralı üzere çok fazla isim var. Bunları memleketler arası kamuya da anlatmak istiyoruz” diye konuştu.

ŞEFİKA GASPIRALI KİMDİR?

Kırım Türkü fikir adamı, eğitimci ve yayımcı İsmail Gaspıralı’nın kızı olan Şefika Gaspıralı 21 Kasım 1886 tarihinde Kırım’ın Bahçesaray kentinde doğdu. Yeterli bir eğitim alan Şefika Gaspıralı, meslek hayatına gazeteci ve editör olarak başladı, Rus İmpartorluğu’nda Türkçe konuşan topluluğun gazetesi olan “Tercüman” gazetesinin idaresini üstlendi. Şefika Gaspıralı, Rus İmpartorluğu’nda pek fazla önemsenmeyen Türk bayanının uyanışı için tüm ömrü boyunca okulları, örgütleri ve siyasal iştirak gayretleriyle mücadele verdi. Türk bayanının her bakımdan erkek hâkim bir idare ve toplum anlayışında hukuksal açıdan, toplumsal ve kültürel açıdan eşit olmasını amaçladı.

Şefika Gaspıralı, kısa ömürlü Kırım Halk Cumhuriyeti’nin I. Kırım Kurultayı’nın birinci milletvekillerinden biri oldu. Böylelikle millertvikili seçilen birinci Türk bayanı oldu. Şefika Gaspıralı 1919’da iki küçük çocuğuyla birlikte vefat tehlikesi altında Kırım’dan Azerbaycan’a kaçtı. Azerbaycan’ın da Kızıl Ordu tarafından işgal edilmesiyle TBMM Bakü Temsilcisi Memduh Şevket Esendal’ın yardımıyla Türkiye’ye göç etti. Şefika Gaspıralı Türkiye’de de toplumsal ve kültürel etkinliklerini sürdürdü. 1975 tarihinde İstanbul’da hayatını yitirdi.

Rize’nin Merkez Çarşı Mahallesi’nde bulunan AVM’de düzenlenen Burger King açılışında öğretim vazifelisi Dr. Kemal Sağlam, saldırıya uğradı.

İsrail’e yönelik bir protesto gösterisi gerçekleştiren Artvin Çoruh Üniversitesi’nde Sanat Tasarım Fakültesi Öğretim Vazifelisi Dr. Kemal Sağlam, saldırıcı sonucu Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.

KULAK ZARI PATLADI

Acil Serviste tedavi altına alınan Sağlam’ın burnunda kırık olduğu kulak zarının ise patladığı öğrenildi.

Vücudunun eşitli yerlerinde darp izine rastlanan Sağlam, rapor aldı. Saldırganlardan şikayetçi olan Sağlam, karakola giderek tabir verdi.

Sağlam, “Para çekmeye giderken mağazasının açılışını gördüm. ‘Kahrolsun İsrail’ diye bağırdım lakin oradaki gözü dönmüş İsrail yandaşları, İsrail terörünün parasını yemek isteyen, iş yapmak isteyen, bebekleri öldürme isteyen, İsrailliler bana saldırdı” tabirlerini kullandı.

“OLANLAR BENİM KALBİMİ PARAMPARÇA YAPTI”

Kemal Sağlam, taarruza ait yaptığı açıklamada şunları söyledi: 

“Bankadan para çekerken Burger King’in açılışını gördüm ve ‘Kahrolsun İsrail’ diye bağırdım. Oradaki Burger King’i gösteren gözü dönmüş İsrail yandaşları, bebekleri öldürmek isteyen İsrailliler bana saldırdı. Yola kadar takip ettiler az kalsın otomobillerin altında kalıyordum, peşimden koştular dövdüler, kulaklarımı ve burnumu patlattılar. 10 kişi birden dövdü daha sonra bir araç içine sığındım, sürücüsü de benimle birlikte dövdüler. Gözü dönmüş bunların katil olmuşlar. Şikayetçi olmuştum kendilerinden lakin bu türlü bir Müslüman bir ülkede; Rize’de bana bunların yapılmasını benim kalbimi paramparça yaptı. Onların hepsini Allah’a Havale ediyorum, Allah onları da İsrail ile birlikte kahrı perişan etsin inşallah.”

Açılışa AKP’li İl Genel Meclisi Başkanı Ali İmran Büyük’ün yanı sıra, eski ANAP Rize milletvekili Ahmet Kabil, Ticaret ve sanayi odası başkanı Aziz Karaahmetoğlu, RTSO Meclis Lideri Ahmet Arif Mete, Rize’li Altur turizmin sahibi Abdurahim Albayrak, İyidere Belediye Başkanı Saffet Mete, Muradiye AKP’li Belediye Lideri Musa Süreyya Balcı, AKP’li Salarha Beleidiye Başkanı Hasan Kara, Rize Ticaret Vilayet Müdürü Osman Köseoğlu, çok sayıda yönetici ve esnaf katıldı. Açılış ise dualar okunarak gerçekleşti. AKP’li İl Genel Meclisi Başkanı Ali İmran Büyük ise açılışa çelenk gönderdi.

Sahil Güvenlik Komutanlığının internet sitesinde yer alan açıklamaya nazaran, ilçede misyonlu kıyı güvenlik botu tarafından lastik botta bir küme sistemsiz göçmen olduğu tespit edildi.

Ekipler tarafından durdurulan lastik botta 8’i çocuk 25 sistemsiz göçmen yakalandı.

Düzensiz göçmenler, süreçlerinin akabinde Vilayet Göç Yönetimi Müdürlüğüne teslim edildi.

İstanbul Beyoğlu’nda, 29 Eylül sabahı, saat 05.30 sıralarında sokakta yürüyen İ.A. (25) isimli bayana iki kişi yaklaşarak cinsel taarruzda bulundu. Gerisinden İ.A.’ya yaklaşan tacizcilerden biri, genç kıza sarılmaya başladı.

İ.A.’yı karşı koyup direnmesine karşın binanın duvarına sıkıştırıp cinsel tacizde bulundu. Genç bayana sarılıp öpmeye çalışan saldırgan İ.A.’yı yere yatırarak hücumda bulunmaya devam etti.

TEPKİLER ÜZERİNE TUTUKLANDILAR

Saldırının akabinde şüpheliler Semir Tarhan ile Ömer Husus yakalanarak gözaltına alındı. Savcılığın talimatı ile tabirleri alınan iki kuşkulu özgür bırakıldı.

Olay anına ilişkin manzaralarının ortaya çıkması üzerine haklarında tekrar gözaltı kararı çıktı.

Gözaltına alınan Semir Tarhan ile Ömer Mevzu, tabirlerinin akabinde adliyeye sevk edildi. Tutuklanan iki kuşkulu süreçlerin akabinde cezaevine gönderildi.

İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Habertürk’ten Mustafa Şekeroğlu’nun haberine göre, faillerden Semih Tarhan verdiği tabirinde, genç bayanı Balo Sokak’ta gördüğünü belirterek, “Cebine yardım olarak 500 TL para sıkıştırdım. Sarhoştum, sarılmaya çalıştığım anları hatırlamıyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum” tezinde bulundu.

Semir Tarhan’ın “cinsel saldırı”, “mukavemet”, “uyuşturucu unsur kullanmak, “gasp” kabahatlerinden Ömer K.’nın ise “cinsel taarruz, “kasten yaralama”, “mukavemet”, “otodan hırsızlık” cürümlerinden kaydı olduğu ortaya çıkmıştı.

Feci kaza, Anadolu Otoyolu’nun Gerede gişelerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, Bolu istikametine giden Ekrem Çebi(72) yönetimindeki 34 YH 860 plakalı araba, otoyol gişelerine geldiği sırada aracın denetimini kaybetti.

BİR KİŞİ ÖLDÜ

Denetimden çıkan araç gişelerin beton duvarına çarptı. Kazanın akabinde olay yerine polis, sıhhat ve itfaiye grubu sevk edildi. Kazada araç içerisinde sıkışan şoför Ekrem Çebi olay yerinde hayatını yitirirken eşi Nigar Çebi(73) yaralandı.

İtfaiye grubu tarafından araçtan çıkarılan yaşlı bayan itfaiye grubu tarafından sevk edildiği Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alındı. Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

Dün adeta bir ‘vahşet’ günü yaşayan Türkiye’de, bugün de her yerden bayan cinayeti haberleri gelmeye devam ediyor. Bu kere adres Diyarbakır oldu.

ÖNCE KATLETTİ, SONRA İNTİHAR ETTİ

Merkez Sur ilçesi Süleyman Nazif Mahallesi Melik Ahmet Caddesi’nde uzman çavuş Muhammed Recai Işık, eşi Bedriye Işık’a, silahlı atakta bulunduktan sonra intihar etti.

Cenazeler, otopsi yapılmak üzere İsimli Tıp Morgu’na götürüldü. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Balıkesir’de açık cezaevinin koridorunda şuuru kapalı halde bulunan hükümlü İbrahim Hakkı Savaşeri (45), hastanede hayatını kaybetti.

Bandırma Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak bulunan İbrahim Hakkı Savaşeri, cezaevinin koridorunda şuuru kapalı formda yerde yatarken bulundu.

Cezaevi yetkililerinin ihbarıyla gelen sıhhat takımlarının birinci müdahalesini yaptığı Savaşeri, ambulansla Bandırma Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.

OTOPSİ YAPILACAK

Savaşeri, hayatını kaybetti. Savaşeri’nin kalp krizi geçirdiği değerlendirilirken, kesin vefat nedeni otopsi ile belirlenecek.

Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, İbrahim Hakkı Savaşeri’nin cansız vücudu Bandırma Kent Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Kaledere Mahallesi Arzanoğlu Caddesi üzerinde bir besin firması önüne, motosikletleriyle gelen 2 şahıs, besin firmasına peş peşe ateş etmeye başladı.

Bu sırada firma içerisinde bulunan iş yeri sahipleri de kaçan şahısların gerisinden koşarak silahla karşılık verdi.

“ŞARJÖR VE BOŞ KOVAN BULUNDU”

Gerçekleşen silahlı olayın akabinde Ünye İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı takımlar olay yerini şeritle kapattı.

Kaçan şahısların düşürdüğü öğrenilen alanda bir içerisinde 5 mermi bulunan şarjör, 2 adet mermi ve bir adet boş kovan bulundu.

“MOTOSİKLETLE KAÇTILAR”

Olay sonrası saldırıyı gerçekleştiren şahıslar motosikletle süratli olay yerinden kaçtı. Polis grupları olay yerinde yapılan incelemelerinin akabinde ilçe genelinde gruplar kaçan şahıslara yönelik arama çalışmaları başlattı.