2024 KPSS DHBT imtihan sonuçlarının ne vakit açıklanağıyla ilgili araştırmalar sürüyor. Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde çalışmak isteyen adayların katılım sağladığı KPSS DHBT sınavı sonrasında, alınan puana nazaran takım atamaları yapılacak. Pekala, KPSS DHBT sonuçları ne vakit açıklanacak? KPSS DHBT sonuçları nasıl öğrenilir?

KPSS DHBT İMTİHAN SONUÇLARI NE VAKİT AÇIKLANACAK?

ÖSYM tarafından yayımlanan imtihan takvimi sonrasında 2024 KPSS DHBT sonuçları için tarih aşikâr oldu. Açıklamalara göre; 2024 KPSS DHBT sınavı sonuçları, 16 Ekim 2024 tarihinde açıklanacak.

KPSS DHBT SONUÇLARI NASIL ÖĞRENİLİR?

Adaylar, KPSS DHBT imtihan sonuçlarına T.C. kimlik numaraları ve aday şifreleriyle ÖSYM’nin AİS ekranı üzerinden ulaşabilecek.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) tarafında düzenlenen “Uluslararası Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Sempozyumu” Ankara’da başladı. Ulusal Eğitim Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci burada bir konuşma yaptı.

Yelkenci ‘’Kademeler ortası geçiş, gerek ortaokuldan liseye, gerek liseden yükseköğretime geçişte öğrenciyi bütün boyutlarıyla ele alacak bir sistemi geliştirmek kaçınılmaz. Direkt bağlantılı olan bir öteki konu da 4+4+4 sisteminin son dört yılı. Bu son dört yılı da yine ele almamız gerektiği elbet aşikardır” dedi.

Eğitimci Özgür Bozdoğan, Yelkenci’nin kelamlarına ait gazetemize konuştu. Bozdoğan, Yelkenci’nin açıklamalarına rağmen “Hem 4+4+4 sisteminin başarısızlığının itirafı hem de liselerin tasfiye edilmesinin tabiri manasına geliyor” dedi. MEB’in sistematik bir halde hareket ettiğini söz eden Bozdoğan, “Akademik eğitim yalnızca bir azınlığın hakkıymış üzere görülüyor. Geri kalan öğrencilerin büyük bir kısmının de ucuz iş gücü olarak sermaye ve işverenler için çalışmak durumunda kalacağı bir sonuç ortaya çıkıyor” tabirlerini kullandı.

“ÖRGÜN EĞİTİMDEN KAÇIŞ”

Yelkenci’nin açıklamasını epeyce manidar bulduğunu söyleyen Bozdoğan, “Bu mecburî eğitimin müddetiyle ilgili bir tartışmayla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Üniversitelerdeki yığılmaları engellemek için, öğrencilerin lise çağında, örgün eğitimden fiilen dışarı çıkarıldığı bir formülle karşı karşıyayız. Aslında açık lise ve MESEM’lerle bu adım atılmıştı. Öğrencilerin akademik eğitimden uzaklaştığı ve süratlice işçileştiği bir süreç bizi bekliyor” dedi.

2024 ALES/3 müracaat tarihleri, üniversite mezunu olan ve yüksek lisans yapmak isteyen adayların gündeminde yer almaya devam ediyor. ALES müracaatlarını yaparak imtihana katılmaya hak kazanacak olan adaylar, müracaatların sona ereceği tarihi araştırmaya başladı. Pekala, ALES/3 müracaatları ne vakit bitecek? ALES/3 müracaatları nasıl yapılır?

ALES/3 MÜRACAATLARI NE VAKİT BİTECEK?

2024 Akademik İşçi ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (2024-ALES/3) müracaatları başladı. İmtihana müracaatlar, 1-9 Ekim 2024 tarihleri ortasında yapılacak.

ALES 3 BAŞVURUSU NASIL YAPILIR?

Adaylar, müracaatlarını 1 Ekim 2024 tarihinde saat 10.45’ten itibaren ÖSYM Müracaat Merkezleri aracılığıyla, yapabilecekleri üzere ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr adresinden yahut ÖSYM Aday Süreçleri Taşınabilir Uygulaması’ndan da yapabilecektir.

MEB’in eğitimdeki plansızlığı, Siirt’in Pervari ilçesinde bulunan Yapraktepe birinci ve ortaokullarında öğretmensizlikten ötürü eğitim öğretimin başlamaması ile bir defa daha somut bir formda gözler önüne serildi. Ankara’nın Mamak ilçesinde bulunan Şehit Volkan Gürbüzer Anadolu Lisesi’nde de tam aksisi bir durum ortaya çıktı. Kontenjanlar açık olduğu halde, ulaşımın güç olması nedeniyle veliler ve öğrenciler tarafından okulun tercih edilme oranının düşük olduğu gözlemlendi. Eğitim Sen Ankara 1 No’lu Şube Sekreteri Sibel Gökçe Konutçu mevzuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

‘KAYIT BEKLİYORLAR’

“Merkezde kalabalık sınıflar varken, çocukların kolay kolay ulaşım sağlayabileceği ve gereksinim dahilinde yapılması gerekirken büsbütün bir öngörüsüzlükle açılmış. Haliyle de bu okullar öğrenciler ve veliler tarafından tercih edilmiyor. Siirt’in Pervari ilçesinde bulunan Yapraktepe Köyü’ndeki ilkokul ve ortaokul da öğretmen olmamasından dolayı açılamıyor.” Bölgede yaklaşık 900 öğrencinin kayıt için beklediğini aktaran Konutçu, “Siirt Yapraktepe’deki okullar ve Mamakta’ki Şehit Volkan Gürbüzer Anadolu Lisesi’nin durumu da birebir. Birinde okul var, öğrenci var, öğretmen yok. Diğerinde okul var, öğretmen var, öğrenci yok. Yani eğitim öğretim planlaması yapılırken pek çok durum gözetilerek hareket edilmesi gerekiyor. Fakat her iki durum da gösteriyor ki, okullara ait planlamalar rastgele bir anlayışla yapılıyor” dedi.

Yürüyüşe takviyesi teşvik için okul müdürlerine ilçe ulusal eğitim müdürlüklerinden, ilçe ulusal eğitim müdürlüklerine ise vilayet ulusal eğitim müdürlüğünden bildiriler atıldığı sav edildi. 

‘EYLEME DAVET EDEMEZLER’

Konuya ait gazetemize açıklamalarda bulunan Eğitim Sen Ankara 1 No’lu Şube Başkanı Mehmet Aydoğdu, “Diyelim ki âlâ niyetli bir miting olsun, diyelim ki halkların kardeşliğini, gerçek bir barışı, katliamcı işgale karşı gerçek bir dayanışmayı içeren bir miting olsun. Yeniden de 18 yaşından küçük çocukları, okul idarecileri ve öğretmenler tarafından yasa dışı bir biçimde aksiyona davet edemezler” diye konuştu

‘SÖZDE DAYANIŞMADAN BAHSEDECEKLER’ 

İstanbul’da da emsal bir miting yapıldığını anımsatan Aydoğdu, “O miting şeriat davetleri ile tarikat ve cemaatlerin marjinal sloganları ile öteki bir hale dönüşmüş idi. Benzeri bir durum Ankara’da olacak. Oraya gidenler ‘İsrail ile yapılan ticaret mutabakatlarına son verin’ demeyecek ve yalnızca iktidarın belirlediği bir çerçeve içerisinde kelamda dayanışmadan bahsedecekler” dedi. 

‘SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ ‘

Aydoğdu son olarak, öğrencileri yürüyüşe davet eden okul idarecileri hakkında kabahat duyurusunda bulunacaklarını tabir etti.

Ayrıca, kelam konusu bildirinin şu tabirleri barındırdığı öne sürüldü:

“Malumunuz İsrail ve İşbirlikçilerinin Ülkemiz için de bir ulusal güvenlik problemine dönüşen saldırgan tavrı her geçen gün artmaktadır.

Öğrenci, işçi ve velilerimizin bu mevzuda şuurlu ve farkındalık seviyesi yüksek olmalarını sağlayacak etkinlikler düzenlenlenmesi ve  bu etkinliklere iştirak sağlanması ehemmiyet arz etmektedir.

Bu bağlamda Ankara Vailiğinin müsaadesiyle 6 Ekim Pazar günü düzenlenecek “SOYKIRIMA İSYAN, FİLİSTİN’E DESTEK” yürüyüşünün Okul Müdürlerimiz aracılığıyla öğretmen, personel, öğrenci ve velilere duyurulması konusunda hassasiyet gösterilmesini bekliyoruz.

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “Dersimiz Eğitim Dayanağımız Temizlik” sloganıyla vilayet genelindeki okullarda paklık çalışması başlattı.

Çalışma kapsamında Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan okul paklık grubu, talep eden ve gereksinim duyan okullara giderek paklık çalışması yapacak. Yeniden talep doğrultusunda, gereksinim duyan okullara paklık gereci temin edilecek.

Başkan Akın’ın okullara paklık dayanağı açıklamasının akabinde Dursunbey İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Whatsapp kümesi üzerinden okul müdürlerine, Büyükşehir’in paklık dayanağından yararlanmak için talepte bulunmamaları gerektiği talimatını verdi.

“BÖYLE BİR TALEPTE ASLA BULUNMAYIN”

İlçe Ulusal Eğitim Müdürlüğü’nün Whatsapp kümesine Büyükşehir’in kampanyasının görseli de eklenerek, okul müdürlerine, “Sayın müdürlerim ne siz yönetimciler ne de okul aile birlikleri/veliler/öğretmenler, böylesi bir talepte asla bulunmamalı. Yeterli niyetimizin suistimal edilebileceği bir bahis. Lütfen dikkat edelim. İyi akşamlar” bildirisi gönderildi.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde (İKÇÜ) çalışan akademisyenlere yönelik sistematik mobbing ve baskı argümanlarına bir yenisi eklendi. Sosyoloji Kısmında Araştırma Vazifelisi Damla Topbaş’ın uzun müddettir sistematik mobbinge maruz kaldığını tabir ederek istifa etmesinin tartışmaları sürerken tıpkı kısımda dekanlık araştırma vazifelisi Sibel Bekiroğlu’nun da iş akdine son verdi. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi sekreterinin kendisine ‘Kadro yenilenme talebinde bulunmadığı” ileri sürülerek ve “hizmetine gereksinim duyulmadığı” münasebet gösterilerek iş akdinin son verildiğine dair bir doküman verildiğini aktaran Bekiroğlu, bir de tazminat istediklerini söz etti.

“BİLİNÇLİ BİR KÖTÜLÜK”

Fakültede ders vermek istediğini ve çeşitli vazifelerde bulunduğunu aktaran Bekiroğlu, “Kendileri bir şekilde  ‘Hizmete gereksinim yoktur’ üzerinden bir karar alınmış. Bir de senet yükümlülüğü konulmuş. Ben Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) ile atandım. Sonra yüksek lisans ve doktora mı yapmak üzere ODTÜ’de görevlendirildim. 2016’da çıkan KHK’yle takımlarımız dönüştürüldü. 2023 yılında 33 ay geçme talebimi oluşturdum. Hasebiyle benim bir mecburi hizmet yükümlülüğüm ve daha evvelce yüz binlerce liraya imza attığımız senet, hükümlülükten kalktı. Bunları da ekleyerek tazminatla beni kovmak istediler. Lakin aslında senet yükümlülüğünü de ortadan kalkmıştı. Şuurlu bir kötülükle karşı karşıyayım” dedi.

“TERÖRLE GAYRET GRUPLARI GELDİ”

Dilekçe hakkının kullanmak istediğinde de polislerin çağrıldığını aktaran Sibel Bekiroğlu, “Dekanla bir görüşme şahidimle birlikte bir ofiste görüştük. Görüşmeye ait tutanak tuttum. Bu tutanağı vermek istedim, almayacaklarını söylediler. Ben de ‘dilekçe yazacağım ve bu benim hakkım almamak suç’ dedim. Bunun üzerine kendileri beni kovarak güvenlik görevlilerini çağırdılar. Ortada rastgele bir şey yokken hata duyurusunda da bulunmuşlar, terörle gayret grupları geldi. Ben bu biçimde üniversiteden çıkmak zorunda kaldım” diye konuştu.

İş akdi sonlanmasının rektörlük üzerinden onaylanarak yürürlüğe girdiğini aktaran Sibel Bekiroğlu, “Henüz tamamlanmış bir şey yok ancak buna karşın odamın anahtarını değiştirerek isimliğimi çıkardılar. Daha süreç tamamlanmadan ve itiraz hakkımı kullanılmadan bunlar yaptılar. Rektörle görüştükten sonra mahkemede hakkımı arayacağım” tabirlerini kullandı

Bolu’da, il milli eğitim müdürlüğü, okul müdürlerine iletileşme uygulaması üzerinden dikkat çeken bir aktifliğin duyurusunu yaptı. “Aileleriyle birlikte, çocuklar camide” isimli aktiflik, afişiyle birlikte okul müdürlerine gönderildi.

Etkinliği Cumhuriyet’e pahalandıran Eğitim-İş Bolu Şube Başkanı Erkan Korkmaz, “Okullarda öğretmen yok, çoğu dersler alanında uzman olmayan şahıslarla dolduruluyor. Okullarda çok önemli paklık sorunları var lakin Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın gündemi cami ve namaz. Buna odaklandılar. Ulusal Eğitim, tarikat ve cemaatlerle işbirliği içerisinde, onların güdümünde. Diyanet’in idaresinde. Bunlar onun çıktıları” dedi.

Özbay, “Bir ülkenin gerçek gücü öğretmenine verdiği pahayla ölçülür. Bu bir meslek kanunu değildir. Öğretmene gerektiğinde ‘Seni akademiden atarım’ diyen bu kanun, iktidarın mülakatla yapamadığını kanunla yapma planıdır. Buradan tüm eğitim fakültesi dekanlarına sesleniyoruz:Bu kanun eğitim fakültelerin değersizleştiriyor. Bu kanun ‘Benim adamım değilsen öğretmen olamazsın’ demektir. Biz eğitim fakültelerinden öğretmen olarak mezun olduk, okullar bizim iş yerlerimiz, memurluk da bizim istihdam biçimimizdir” dedi.

“BÖYLE EĞİTİM OLUR MU?”

Özbay’dan sonra Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak konuştu. Irmak, “4+4+4 ile başlayan ÇEDES ve MESEM’le devam eden ve bugün yeni müfredatla, ÖMK ile taçlandırılmaya başlanan bir eğitim süreci var. Tarikat ve cemaatlerle birlikte bu süreci yönetiyorlar. Öğretmenleri izaya getirmeye çalışıyorlar. ÖMK ismi altında bir ucube kanunla bir arada kendi öğretmen kadrolarını yetiştirmeye çalışıyorlar. Eğitim işçilerinin hiçbir haklı talebi bu mevcut maddede yok. Okulları pislik götürüyor, çocuklar okul dışına düşüyor, binlerce öğrenci öğretmensiz durumda… Bakan her gün şapkadan bir tavşan çıkarıyor. Bu türlü eğitim olur mu?” sözlerini kullandı.

“EN KIYMETLİ HİZMET İSTİFA ETMESİ”

Hürriyetçi Eğitim Sen Genel Sekreteri Ali İhsan Hasanpaşaoğlu ise, “Şu anda mecliste görüşülmeye devam eden ÖMK öğretmenlerin hiçbir muhtaçlığına karşılık vermemektedir. Eğitim eğitimciler eliyle yürütülmek zorundadır. Minimum fiyatın altında öğretmen çalıştıran MEB ile karşı karşıyayız. Öğretmenler bir tost alıp yiyemeyecek hale getirildiler. Bir buçuk yıldır bir öğretmen atamasını beceremeyen bakanla karşı karşıyayız. Biz kendisini Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim Bakanı olarak görmüyoruz. Biz Mustafa Kemal’in öğretmeniyiz. Onlara da pabuç bırakmayacağız. Sayın Yusuf Tekin’i istifaya davet ediyoruz. Bakanın yapacağı en değerli hizmet istifa etmesidir” dedi.

“ÇALIŞMA BARIŞI BOZULMAKTA”

Anadolu Eğitim Sen Genel Başkanı Mehmet Alper Öğretici de, “Öğretmenin hiçbir hakkını gözetmeyen maddelerle Öğretmenlik Meslek Kanunu olmaz. Öğretmenler odasında çalışma barışı bozulmaktadır. Bugün ÖMK’deki eksiklikleri saymakla bitiremeyiz. Geleceğe umutla bakmak istiyorsak öğretmenlerin meselelerini çözmemiz lazım” diye konuştu.

“DÜĞME BİRİNCİ BAŞTAN YANLIŞ İLİKLENMİŞTİR”

Teç-Sen Genel Sekreteri Salih Burçin Poyraz, “ÖMK disiplin kanunu diyebileceğimiz biçime bürünmüştür. Bu kanun teklifiyle eğitim çalışanları yok sayılmıştır. Mülakat sistemi kökleştirilmiştir. Fiyatlı ve kontratlı misyon yapan eğitim çalışanlarının esamesi dahi okunmamıştır. Düğme birinci baştan yanlış iliklenmiştir” sözlerini kullandı.

“KABUL ETMİYORUZ”

Son olarak konuşan Özel Bölüm Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali ise, “ÖMK’nin içeriği sendikamız tarafından, bugün yanına yaklaştırılmadığımız Ulusal Egemenlik Parkı’nda 52 gün boyunca tartışıldı, eleştirildi. Öğretmen olarak görülmeyen özel bölüm öğretmenleri MEB’in birer işçisidir. Bu ÖMK yüzbinlerce öğretmenin minimum fiyatla çalıştırılmasının önüne geçmiyor. ÖMK, öğretmenin kendi mesleksel saygınlığını, bir kümenin kendi çıkarları doğrultusunda kullanacağı bir yazılı dokümandır. Biz bu yazılı belgeyi kabul etmiyoruz’ değerlendirmelerinde bulundu.

İBB burs başvurusu son tarih üniversite öğrencileri tarafından takip ediliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2024-2025 yılında üniversite öğrencilerine burs takviyesi sağlamaya devam edecek. Peki, İBB genç üniversiteli burs başvurusu ne vakit? İBB genç üniversiteli burs başvurusu nasıl ve nereden yapılır?

İBB BURS MÜRACAAT TARİHLERİ

Genç Üniversiteli Eğitim Bursu müracaat tarihleri 25 Eylül 2024 – 18 Ekim 2024 olarak belirlendi.

İBB BURSU ÖLÇÜSÜ NE KADAR?

İBB, 100 bin öğrenciye 15 bin TL burs verecek. Burs, her biri 5 bin TL olmak üzere üç taksit halinde yatacak.

İBB BURS GENEL MÜRACAAT KOŞULLARI

• Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı Olmak
• Öğrencinin kendisinin yahut ailesinin/anne-baba vefat durumunda yakınının İstanbul’da ikamet etmesi,
• Ön Lisans, Lisans, Yüksek Lisans, Doktora Öğrencisi Olmak,
• Normal tahsil mühletinin içinde eğitimine devam ediyor olmak,
• Devlet üniversitesinde okuyor olmak yahut vakıf /özel üniversitede %100 burslu okuyor olmak,
• Ara ve son sınıf öğrencileri için yılsonu muvaffakiyet notunun en az 100 üzerinden 53 ya da 4,00 üzerinden 2,00 olması,
• Gelir durumu açısından maddi takviyeye muhtaçlığı olmak.

İBB BURS BAŞVURUSU NASIL VE NEREDEN YAPILIR?

İBB burs müracaatları ve evrak süreçleri, ‘gencuniversiteli.ibb.istanbul’ yahut ‘İstanbul Senin’ uygulaması üzerinden gerçekleştirebilirsiniz.