Connect with us

Siyaset

Üsküdar’da yeni dönem… AKP’den kalma 16 kaçak yapı yıkıldı

Üsküdar Burhaniye Mahallesi’nde izinsiz ve ruhsatsız olarak ek yapılar yapan kafe restoranın kaçak yerleri, belediye ekiplerince yıkıldı. Yönetimin AKP’li Hilmi Türkmen’den CHP’li Sinem Dedetaş’a geçtiği 1 Nisan’dan bu yana 16 kaçak yapının yıkımı tamamlandı.

Yayınlanma

@

Nurbaba Sokak’ta bulunan bir kafe restoranda ruhsatsız olarak gerçekleştirilen inşaa faaliyetlerine ilişkin çok sayıda şikayet alınması üzerine belediye ekipleri inceleme başlattı. Yapı Kontrol Müdürlüğü’nce yapılan incelemelerde imar planına aykırı ve ruhsatsız olduğu belirlenen yaklaşık 1100 metrekare büyüklüğünde bir inşaat yapımı olduğu belirlendi. Bunun üzerine inşaatların yapımlarının durdurulması ve yıkılarak imara aykırılığının giderilmesi için idari para cezası uygulandı. Ancak yapılan bildirimlere rağmen faaliyetlerin durdurulmaması ve inşaatların yıkılmaması nedeniyle yıkım kararı alınan yere, zabıta ekiplerinin aldığı önlemlerin ardından Yapı Kontrol Müdürlüğü ekiplerince iş makinaları yardımıyla inşaatların yıkımı gerçekleştirildi.

Üsküdar Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, son yıkımla birlikte 1 Nisan 2024’ten bu yana yapılan denetimlerde kaçak olduğu belirlenen toplam 16 yapının daha yıkımı gerçekleştirilmiş oldu. Aynı süre içerisinde 9 adet parselde bulunan 34 yapıda da planlara ve mevzuata aykırı ruhsat temin edildiği belirlendi. Söz konusu yapıların ruhsatları belediye encümeninden karar alınarak iptal edildi.

Belediyeden yapılan açıklamada, “Aktif olarak inşaatı devam eden mevcutta yaklaşık 800 adet yapıda Yapı Kontrol Müdürlüğü ekiplerimizce denetim kontrol işleri yoğun bir şekilde devam etmekle, Üsküdar’ın tamamının depreme dayanıklı ve sağlıklı yapılara kavuşması için tüm gayretimizle çalışıyoruz” ifadelerine yer verildi.

Okumaya devam et
Yorum yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Siyaset

Fatih Erbakan: Oy oranımız artıyor, onlar ise kar topu gibi eriyorlar

YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinden seçilen belediye başkanlarının istifalarına göndermede bulunarak, “10-15 kişinin gitmesi veya gelmesi herhangi bir şeyi değiştirmez. Her gün bin tane üye, ayda 30 bin insanın katılımıyla yolumuza devam ediyoruz. Önemli olan milletin gönlündeki yerinizdir. Milletimizin teveccühü, oy oranımız artıyor, onlar ise kar topu gibi eriyorlar” açıklamasında bulundu.

Yayınlanma

@

Yazan

Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin Ankara’da düzenlenen il başkanları toplantısı öncesinde açıklama yaptı.

Partisindeki istifalara ilişkin konuşan Erbakan, “Yeniden Refah Partisi, kişilerin partisi değil, bir büyük davanın adresidir. Milli Görüş Davası’nın adresidir. Bu adrese gelenler, Milli Görüş’ün eskimez prensiplerini kabul etmiş demektir. Ayrılanlar ise bu prensiplerin uzağında kalmayı tercih etmişlerdir ya da ‘Milli Görüş Gömleği’ kendilerine ağır gelmiştir. Milli Görüş gömleği o gömleğe layık olanların üzerinde kalıcı olur” ifadelerini kullandı.

“KATİL REJİMİ KINIYORUZ”

Konuşmasına İsrail tarafından öldürülen Türk asıllı ABD vatandaşı Ayşenur Ezgi Eydi’yi anarak başlayan Erbakan, “Katil, soykırımcı, Siyonist rejim Batı Şeria’da işgal karşıtı protestoya çok alçakça bir saldırı düzenledi ve orada bizim de vatandaşımız olan Ayşegül Ezgi Eygi kardeşimizi şehit etti. Allah gani gani rahmet eylesin. Bir kez daha katil rejimi kınıyoruz. Sonunun yaklaştığını inşallah bir gün özgür Kudüs ve Filistin’de buluşacağımızı, yeniden büyük Türkiye’nin kurulacağını ve Türkiye’nin öncülüğünde adil bir dünyanın kurulacağını bir kez daha müjdeliyoruz” dedi.

“YENİDEN REFAH PARTİSİ, YEGANE ÜMİT HALİNE GELDİ”

Yeniden Refah Partisi’nin kurulmasının üzerinden kısa bir süre geçtiğini ancak büyük başarı elde ettiğini sözlerine ekleyen Erbakan, “Partimiz 5 buçuk sene gibi siyasi partilerin ömrü açısından son derece kısa sayılabilecek bir sürede çok büyük mesafeler katetti. Milletimizin teveccühü ve teşkilatlarımızın büyük fedakarlığı ve gayretiyle, milletimizin bugün Yeniden Refah Partisi’ni yegane ümidi haline getirmiş durumda. Bunu bütün teşkilatlarımızla beraber sahada Türkiye’nin her köşesinde açık bir şekilde görüyoruz” diye konuştu.

“ÜYE SAYIMIZ 560 BİN”

Yeniden Refah Partisi’nin üye kaydı bakımından rekor üstüne rekor kırdığını söyleyen Erbakan, partisinin üye sayısının 560 bine dayandığını söyledi. Hedeflerinin bu sayıyı 1 milyon üyeye çıkartmak olduğunu söyleyen Erbakan, “Teşkilatlarımız gece gündüz demeden çalışmaya devam ediyor. Günde bin üye kaydına ulaşmış durumdayız. Bu üye sayısıyla Türkiye’nin üçüncü büyük partisi halindeyiz” dedi.

Yerel seçimler sonrasında Yeniden Refah Partisi’nin Türkiye siyasetinin “parlayan yıldızı” olduğunu sandıkta gösterdiğini söyleyen Erbakan, “Belediye meclis üyeliği Türkiye geneli oy ortalaması yüzde 6.98 seviyesine gelmiş, 3 milyonun üzerinde oy almış, 63 belediye kazanmıştır” diye konuştu.

Belediye başkanlığının kazanılmadığı ancak oy oranının yüksek olduğu merkezler olduğunu belirten Erbakan, “130’un üzerinde yerde yüzde 20’nin üzerinde oy aldık. 210’dan fazla yerde de yüzde 10’un üzerinde oy aldık. Seçim yapılan bölgelerin hemen hemen yarısında yüzde 7 barajını aşmış bir parti olarak, seçimlerden büyük bir başarıyla seçimin kazananı olarak çıkmıştır” ifadelerini kullandı.

“TİTANİK GEMİSİ BUZ DAĞINA ÇARPMIŞTIR”

Milletimiz, 22 senelik iktidarın sonucunda artık bir değişim istiyor. Bu değişimin ne yönde olmasını gerektiğini düşündüğünde ise Milli Görüş’ün 50 senelik geçmişindeki hizmetlerini hatırlıyor” diyen Erbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Belediyelerde yapılan efsane Milli Görüş hizmetlerini hatırlıyor ve öyleyse ‘değişim olacaksa Milli Görüş ile kurtulmam lazım’ diyor. Bu görüşe ulaşabilmek için ‘Yeniden Refah Partisi’ne gideceğim’ diyor. Milletimiz, Milli Görüş’ün temsilinin ve adresinin Yeniden Refah Partisi olduğunu seçimlerde tercihleriyle açık bir şekilde ortaya koydu. Medya ambargosuna rağmen bugün de büyümemiz devam ediyor. Bugün Türkiye’de iktidar partisi milletin gündeminden tamamen kopmuş ve uzatmaları oynar hale gelmiştir. 31 Mart seçimlerinde Titanik gemisi buz dağına çarpmıştır ve çok ciddi bir şekilde su almaktadır. Bu gidişle yapılacak olan ilk Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçiminde Titanik gemisinin batması kaçınılmazdır. Milletimiz 31 Mart’ta iktidara sarı kart gösterdi. Milletimiz kırmızı kartını hazırladı. Yapılacak olan ilk seçimde iktidara kırmızı kartını da gösterecek. 

Yeniden Refah Partisi, kişilerin partisi değil, bir büyük davanın adresidir. Milli Görüş Davası’nın adresidir. Bu adrese gelenler, Milli Görüş’ün eskimez prensiplerini kabul etmiş demektir. Ayrılanlar ise bu prensiplerin uzağında kalmayı tercih etmişlerdir ya da ‘Milli Görüş Gömleği’ kendilerine ağır gelmiştir. Milli Görüş gömleği o gömleğe layık olanların üzerinde kalıcı olur10-15 kişinin gitmesi veya gelmesi herhangi bir şeyi değiştirmez. Her gün bin tane üye, ayda 30 bin insanın katılımıyla yolumuza devam ediyoruz. Önemli olan milletin gönlündeki yerinizdir. Milletimizin teveccühü, oy oranımız artıyor, onlar ise kar topu gibi eriyorlar’.

Erbakan, sözlerinin devamında emeklilerin, çiftçilerin, esnafın, işsizlerin, belediyeler ve öğretmenlerin yaşadığı ekonomik sorunlara değindi ve iktidar olmaları durumunda hangi iyileştirici adımları atacaklarını anlattı.

“GÜRPINAR’IN İSTİFASINDAN HAYIR GELMESİ MÜMKÜN DEĞİL”

Konuşmasının sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erbakan, Yeniden Refah Partisi’nden istifa eden Şanlıurfa Belediye Başkanı Kasım Gürpınar’ın istifa ederken kendisiyle vedalaşmadığı yönündeki açıklamalara ilişkin şunları söyledi:

“İYİ Parti, CHP ve muhalif seçmen, kazanacak aday olarak Sayın Gürpınar’a oy vermişlerdir. Bütün bunları topladığınızda 350 binlik oyların büyük bir kısmı bu şekilde verilen oylardır. Bugün de değişen bir şey yok. Muhalif ve Yeniden Refah seçmeni, Sayın Gürpınar’ın Yeniden Refah Partisi’nde belediye başkanlığına devam etmesini istiyordu. Ancak buna rağmen böyle bir karar alındı. Kendisinin yaptırdığı ankette Şanlıurfa halkının yüzde 79’u kendisinin istifa etmesinin uygun olmayacağını düşünüyor. Milletin iradesine rağmen böyle bir iş yapılmıştır. Böyle bir işten hayır gelmesi mümkün değildir.”

Okumaya devam et

Siyaset

Mansur Yavaş kürsüde sitem etti: ‘Polemik falan çıkarmak istemiyorum ama…’

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, tüzük kurultayında açıklamalarda bulundu. Yavaş, sözlerine “Polemik falan çıkarmak istemiyorum ama…” diye başladı.

Yayınlanma

@

Yazan

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP’nin tüzük kurultayında partisine sitem etti. Yavaş, “Bir kasıt aramıyorum ama kurumsal bir partide eğer iki belediye başkanı konuşturuluyorsa şöyle bir sorun vardır. Aylardır yapılan fitne ateşine yani Ekrem mi Mansur mu şiddetli bir şekilde karşı çıkıyorum. Bu konuda Sayın Genel Başkanımızın görüşü ve açıklaması belli. Biz 14 tane Büyükşehir Belediye Başkanıyız sadece ikisini konuşturursanız buradan biz de fitne ateşine odun atmış oluyoruz.” ifadelerini kullandı.

“BEN DE EKREM BAŞKANIM GİBİ BİR KONUŞMA YAPMAK İSTERDİM”

Yavaş’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Polemik çıkarmak istemiyorum ama ben de Ekrem Başkanımın güzel konuşması gibi bir konuşma yapmak isterdim, Türkiye’nin tüm sorunlarına değinen ve fikirlerimi de açıklamak isterdim. Ama Maalesef bir saat önce bana telefon açılıp siz de konuşun dendi.

Bir kasıt aramıyorum ama kurumsal bir partide eğer iki belediye başkanı konuşturuluyorsa şöyle bir sorun vardır. Aylardır yapılan fitne ateşine yani Ekrem mi Mansur mu şiddetli bir şekilde karşı çıkıyorum. Bu konuda Sayın Genel Başkanımızın görüşü ve açıklaması belli. Biz 14 tane Büyükşehir Belediye Başkanıyız sadece ikisini konuşturursanız buradan biz de fitne ateşine odun atmış oluyoruz. Yani ben isterdim ki bütün arkadaşlarımız bu konuda görüşlerini açıklasın. Ya da ileriye dönük bir şey düşünülüyorsa ikimiz de aynı şeyleri anlatacağız aynı duygulara sahibiz. En azından bir gece öncesinden promter hazırlayarak bir konuşma hazırlayabilirdik. Biz de Türkiye’ye bir mesaj verebilirdik.

2002 DÖNEMİNİ HATIRLATTI

Dün ekranlarda da söyledim. Partimiz Tüzük Kurultayı’nı başarıyla atlatmıştır. Ardından Program Kurultayı’nı da atlatacak. Bu ülke için ne yapacağımızı nasıl başaralı olacağımızı mutlaka ortaya koyacağız. Milletimize hangi konuya nasıl çare bulacağımızı göstermek bizim görevimiz. İnsanlar ikna olursa oy verir. Biz ikan ettiğimizi de düşünüyoruz. 11 Büyükşehir Belediye başkanı olarak seçildiğimizde yaptığımız toplantılarda üzerimize düşen sorumluluğu bildiğimizi. Yıllardır kutuplaşma politikaları nedeniyle bunlar gelirse böyle olur korkusuyla mevcut düzenlerine devam ettirdiklerini, bir sefer elimize fırsat geçti. Biz 11 başkan olarak başaralı olarak çok çok çok başarılı olmak suretiyle nasıl kentleri CHP yönetiyorsa, bütün ülkeyi bu şehir gibi yönetecekler, Sosyal demokrat belediye başkanlarının yönettiği kentlerde insanlar nasıl mutluysa işte CHP iktidarında da bütün ülkede huzur ve bereketin ispat bizlere düşüyor diyerek çalıştık.

Bütün belediye başkanlarımız oylarını artırır, 11 olan Büyükşehir 14’e çıktı. Belediye sayımız da 412’ye ulaştı.

Sağlık sistemimiz ortada, tarım ortada, eğitim ortada. Başka bir dünyada yaşıyorlar. Milli Eğitimin bakanı ilk gün vereceğimiz dersten bahsederken söylediği şeyler çok enteresan. Başka bir dünyada başka bir ülkede yaşıyorlar. Hiçbir yöneticinin kendi inancını, kendi ruh dünyasını başka birilerine kabul ettirme hakkı yoktur. Bu nedenle bunun en güzel yolu güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek suretiyle fren denge unsurlarının da mutlaka düzenlenme suretiyle tümden ortadan kaldıracak bir programa mutlaka ihtiyacımız vardır.

2002 dönemini hepimiz hatırlıyoruz. Gerçekten ülkede büyük bir yoksulluk vardır. Bir lokma bir hırka diyerek iktidara geldiler. İnsanların yoksulluğunu kullandılar. Şimdi 23 yıl sonra bakıyoruz ki yolsuzluklar dil boyu. Sadece ihale kanunu yüzlerce defa değiştirilmiş ceza almamaları için. Yoksulluğu kabul bile etmiyorlar, Görmüyorlar artık yoksulluğu bitirdik diyorlar. Milletvekilleri bayat da olsa ekmek alıyorlarsa aç değildir gibi artık ülke gündeminden tamamen kopmuş durumdalar.

“AÇIĞIMIZI ARAYACAKLAR, ELBETTE BULAMAYACAKLAR”

Yasaklar konusunda da konuşmaya gerek yok Ekrem başkanımız da söyledi. Daha önce bizler de söyledik. En kolay akıllarına gelen şey yargı sopası. Bakan da diyor ki parmak sallamayın. Bakın Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bir avukatının yaptığı işleri şikâyet ettik. Kendisi de beni şikâyet etti. Sonuçta soruşturulacak işlem yok dendi, belediye başkanı görevini yapmış dendi. Adalet Bakanı işi gücü bıraktı yazılı emirle bozma yoluna gitmek suretiyle yani bir başka vatandaşın hakkını savunması gerekirken, bozma yoluna gitti. Bunlarla uğraşıyoruz. Rakibimiz artık bizim AKP değil görünen o ki bundan sonra biz sadece ve sadece savcı adliyeler güvenlik güçleriyle karşı karşıya geleceğiz. Açığımızı arayacaklar elbette bulamayacaklar çünkü hepimizin üzerine düşen en büyük sorumluluk, şeffaf adil bir şekilde açık ihalelerle yönetip bu ülkede yolsuzluk olmadan da yönetilebileceğini mutlaka göstermemiz gerekiyor.

“NE ADLİYEDEN KORKUYORUZ, NE BAŞKA BİR ŞEYDEN”

İMAMOĞLU’NDAN YANIT

Daha sonra söz alan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yavaş’a şu yanıtı verdi

“Bana hangi belediye başkanlarının konuşacağı söylenmedi. Senin rahatsız olacağını duysam, konuşmamı atar, yerime otururum.”

Okumaya devam et

Siyaset

Erdoğan teğmenleri hedef gösterdi: Bu kılıçları kime çekiyorsunuz?

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganı atan teğmenleri hedef göstererek ‘Bu kılıçları kime çekiyorsunuz?’ dedi.

Yayınlanma

@

Yazan

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İmam Hatipliler Kurultayı’nda ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganı atan teğmenleri hedef gösterdi.

Milli Savunma Üniversitesi’nin mezuniyet töreninde ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganı atan tegmenlerin görüntüleriyle ilgili ‘Bu kılıçları kime çekiyorsunuz?’ diye sordu. Erdoğan “Geçenlerde mezuniyet töreninde, bazı istismarcılar ortaya çıkmak suretiyle kılıçlar çektiler. Bu kılıçları kime çekiyorsunuz. Şimdi bunlarla ilgili olarak da birkaç tane kendini bilmez, bunlar da temizlenecek. Bunların ordumuzun içinde bulunması mümkün değil” ifadelerini kullandı. 

Erdoğan, söz konusu teğmenlerin orduda bulunmasının mümkün olmadığını savunarak ”Çalışmalarımızı yapıyoruz ve bu konularla ilgili olarak görüşmelerimizi yaptık ve bunların süratle temizlenmesi için adımlarımızı atıyoruz” ifadelerini kullandı. 

Okumaya devam et

En Çok Okunanlar